Reklamda yapılan "milli" vurgusunun gerçek dışılığını belge ve bilgilerle ortaya koyan EMO, nükleer santralın Türkiyeyi enerjide dışa bağımlılıktan kurtaracağı iddiasının yalan olduğunu da "Rus sermayesi, Rus teknolojisi ile kurulup, dışarıdan yakıtı getirilen bir santralda elektrik satma hakkının da santralın ömrü boyunca Rus şirkete ait olacağı" bilgileriyle kanıtladı. Başvuruda, "aldatıcı ve toplumun bilgi eksikliğini istismar edici" olarak nitelenen reklamın kamuoyunu yanlış bilgilendirdiği ve yönlendirdiği belirtilirken, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Yasaya açıkça aykırılık taşıdığı kaydedildi.
EMO tarafından Reklam Kurulu Başkanlığına 27 Mart 2015 tarihinde yapılan başvuruda, "Güçlü Türkiyenin Yeni Enerjisi: Akkuyu Nükleer" reklamında, "Türk Bayrağı, milli forma" gibi unsurları da içeren çeşitli görüntü ve müzik eşliğinde "Türkiye tarihinin en büyük yatırımını gerçekleştiriyor, enerjide dışa bağımlılıktan kurtuluyor" mesajına yer verildiğine dikkat çekildi. Başvuruda, öncelikle Akkuyu Nükleer A.Şnin tamamının Rus sermayesine sahip bir şirket olduğu ve ülkemiz açısından "milli" olarak kabul edilecek herhangi bir unsurun bulunmadığı vurgulandı. Bu durum, şirketin hissedar yapısıyla da belgelenirken, Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında yapılan andlaşmada da Akkuyu Nükleer A.Şnin yüzde 100 sermayesinin Rus şirkete olduğu ve bu payın da hiçbir zaman yüzde 51in altına düşmeyeceğinin hüküm altına alınmış olduğu anımsatıldı.
Reklam Kuruluna gönderilen yazının eki olarak sunulan şirketin tanıtımına ilişkin İnternet sayfasındaki bilgilere atıfta bulunan EMO, Akkuyu Nükleer A.Şnin konumunu da şöyle özetledi:
"Akkuyu Nükleer A.Ş. tarafından kurulacak olan Akkuyu Nükleer Santralinin kurulacağı saha şikayet edilen Rus şirketine tahsis edilmiş olup Santralin kurulumu için gerekli olan ve ileri teknoloji gerektiren tüm unsurlar da Rusyadan temin edilecektir.
Bu anlatım ve düzenlemeler de göstermektedir ki üretilen elektrik enerjisi de dahil olmak üzere Nükleer Güç Santralinin sahibi olan Rus Şirketine santral sahası da bedelsiz olarak tahsis edilmiştir."
Rus şirketinin konumu karşısında reklam içerisinde yer alan "Türkiye, tarihinin en büyük yatırımını gerçekleştiriyor, enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtuluyor. Bu gurur Türkiyenin, bu yatırım hepimizin. Güçlü Türkiyenin yeni enerjisi: Akkuyu Nükleer" ifadelerinin gerçeği yansıtmadığının altı çizildi. "Aldatıcı ve toplumun bilgi eksikliğini istismar edici" olarak nitelenen reklamın kamuoyunu yanlış bilgilendirdiği ve yönlendirdiği belirtilirken, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Yasaya açıkça aykırılık taşıdığı kaydedildi.Reklamdaki "Türkiyenin enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtuluyor" iddiasının da tamamen gerçeğe aykırı olup, kamuoyunun açıkça yanıltıldığı anlatılan başvuruda, EMO şu bilgi ve değerlendirmelerini Reklam Kuruluna iletti:
"Bilindiği gibi ülkemiz enerji alanında dışa bağımlı bir ülkedir. Petrol ve doğalgaz başta olmak üzere enerji kaynaklarının önemli bir bölümü yabancı ülkelerden ithal edilmektedir. Enerji ithalatında en yüksek pay ise Rusyaya aittir. Akkuyuda yapılması planlanan Nükleer Güç Santrali dışa bağımlılığı azaltmayacağı gibi Rusyaya olan bağımlılık daha da artış gösterecektir.
Nükleer Güç Santralında kullanılacak olan nükleer yakıtın ülkemizde tedarik olanağı bulunmadığı bilinmektedir. Santralın elektrik üretimi için kullanacağı nükleer yakıtın tamamı da yine ithalat yöntemiyle getirilecek olup, Rus şirketi tarafından temin edilecektir. Bu durumda, santralın işletilmesi aşamasında da dışa bağımlılık devam edecektir.
Dolayısıyla santralın hem yapımında kullanılacak teknoloji hem de işletme aşamasında kullanılacak yakıt yurt dışından temin edileceğinden, ülkemizin dışa bağımlılıktan kurtulması tamamen gerçek dışıdır."Ayrıca Türkiye tarafından bedelsiz tahsis edilen sahada, Rus sermayesi, Rus teknolojisi ile inşa edilecek olan ve fikri mülkiyet hakları da Rus Rosatom şirketine ait olan, yakıtı Rusyadan temin edilecek Akkuyu Nükleer Santralından üretilecek enerjinin belli bir bölümüne 15 yıl boyunca Türkiye Cumhuriyeti tarafından satın alma garantisi verildiği, böylece Rus şirketin tüm sermaye harcamalarının da ödeneceği, Rus şirketin ise santralın ömrü boyunca ürettiği elektriği satma hakkına sahip olacağı bildirildi.
Reklam Kuruluna yapılan başvuruda, reklamın "Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu Hükümeti arasında imzalanan Andlaşma hükümlerini çarpıtan, yatırımın Türkiye Cumhuriyetinin ulusal bir yatırımı olduğu izlenimi yaratan, Rusyanın yatırımını Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yatırımı olduğunu ileri süren, Türkiyeyi asılsız bir şekilde enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtaracağını iddia eden" içeriğe sahip olduğu kaydedildi.
EMO tarafından Reklam Kurulu Başkanlığına 27 Mart 2015 tarihinde yapılan başvuruda, "Güçlü Türkiyenin Yeni Enerjisi: Akkuyu Nükleer" reklamında, "Türk Bayrağı, milli forma" gibi unsurları da içeren çeşitli görüntü ve müzik eşliğinde "Türkiye tarihinin en büyük yatırımını gerçekleştiriyor, enerjide dışa bağımlılıktan kurtuluyor" mesajına yer verildiğine dikkat çekildi. Başvuruda, öncelikle Akkuyu Nükleer A.Şnin tamamının Rus sermayesine sahip bir şirket olduğu ve ülkemiz açısından "milli" olarak kabul edilecek herhangi bir unsurun bulunmadığı vurgulandı. Bu durum, şirketin hissedar yapısıyla da belgelenirken, Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında yapılan andlaşmada da Akkuyu Nükleer A.Şnin yüzde 100 sermayesinin Rus şirkete olduğu ve bu payın da hiçbir zaman yüzde 51in altına düşmeyeceğinin hüküm altına alınmış olduğu anımsatıldı.
Reklam Kuruluna gönderilen yazının eki olarak sunulan şirketin tanıtımına ilişkin İnternet sayfasındaki bilgilere atıfta bulunan EMO, Akkuyu Nükleer A.Şnin konumunu da şöyle özetledi:
"Akkuyu Nükleer A.Ş. tarafından kurulacak olan Akkuyu Nükleer Santralinin kurulacağı saha şikayet edilen Rus şirketine tahsis edilmiş olup Santralin kurulumu için gerekli olan ve ileri teknoloji gerektiren tüm unsurlar da Rusyadan temin edilecektir.
Bu anlatım ve düzenlemeler de göstermektedir ki üretilen elektrik enerjisi de dahil olmak üzere Nükleer Güç Santralinin sahibi olan Rus Şirketine santral sahası da bedelsiz olarak tahsis edilmiştir."
Rus şirketinin konumu karşısında reklam içerisinde yer alan "Türkiye, tarihinin en büyük yatırımını gerçekleştiriyor, enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtuluyor. Bu gurur Türkiyenin, bu yatırım hepimizin. Güçlü Türkiyenin yeni enerjisi: Akkuyu Nükleer" ifadelerinin gerçeği yansıtmadığının altı çizildi. "Aldatıcı ve toplumun bilgi eksikliğini istismar edici" olarak nitelenen reklamın kamuoyunu yanlış bilgilendirdiği ve yönlendirdiği belirtilirken, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Yasaya açıkça aykırılık taşıdığı kaydedildi.Reklamdaki "Türkiyenin enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtuluyor" iddiasının da tamamen gerçeğe aykırı olup, kamuoyunun açıkça yanıltıldığı anlatılan başvuruda, EMO şu bilgi ve değerlendirmelerini Reklam Kuruluna iletti:
"Bilindiği gibi ülkemiz enerji alanında dışa bağımlı bir ülkedir. Petrol ve doğalgaz başta olmak üzere enerji kaynaklarının önemli bir bölümü yabancı ülkelerden ithal edilmektedir. Enerji ithalatında en yüksek pay ise Rusyaya aittir. Akkuyuda yapılması planlanan Nükleer Güç Santrali dışa bağımlılığı azaltmayacağı gibi Rusyaya olan bağımlılık daha da artış gösterecektir.
Nükleer Güç Santralında kullanılacak olan nükleer yakıtın ülkemizde tedarik olanağı bulunmadığı bilinmektedir. Santralın elektrik üretimi için kullanacağı nükleer yakıtın tamamı da yine ithalat yöntemiyle getirilecek olup, Rus şirketi tarafından temin edilecektir. Bu durumda, santralın işletilmesi aşamasında da dışa bağımlılık devam edecektir.
Dolayısıyla santralın hem yapımında kullanılacak teknoloji hem de işletme aşamasında kullanılacak yakıt yurt dışından temin edileceğinden, ülkemizin dışa bağımlılıktan kurtulması tamamen gerçek dışıdır."Ayrıca Türkiye tarafından bedelsiz tahsis edilen sahada, Rus sermayesi, Rus teknolojisi ile inşa edilecek olan ve fikri mülkiyet hakları da Rus Rosatom şirketine ait olan, yakıtı Rusyadan temin edilecek Akkuyu Nükleer Santralından üretilecek enerjinin belli bir bölümüne 15 yıl boyunca Türkiye Cumhuriyeti tarafından satın alma garantisi verildiği, böylece Rus şirketin tüm sermaye harcamalarının da ödeneceği, Rus şirketin ise santralın ömrü boyunca ürettiği elektriği satma hakkına sahip olacağı bildirildi.
Reklam Kuruluna yapılan başvuruda, reklamın "Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu Hükümeti arasında imzalanan Andlaşma hükümlerini çarpıtan, yatırımın Türkiye Cumhuriyetinin ulusal bir yatırımı olduğu izlenimi yaratan, Rusyanın yatırımını Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yatırımı olduğunu ileri süren, Türkiyeyi asılsız bir şekilde enerjide dışa bağımlı olmaktan kurtaracağını iddia eden" içeriğe sahip olduğu kaydedildi.