Seyhan Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğünde işçilerle buluşan Başkan Karalar, kendisinin göreve başlamasıyla birlikte Seyhanın işçi dostu bir belediye haline geldiğini söyledi. Karalar, Belediye Başkanı seçilmeden önceki hayatı hakkında bilgi verirken, kendisinin de işçi bir babanın oğlu olduğunu belirtip, Çukobirlikte 17-18 yaşında işçi olarak başladığım çalışma hayatımda hep emekçiden yana oldum. Şimdi de belediye başkanı olarak emekten yana tavır alıyor ve siz değerli işçi kardeşlerimize bayram öncesi bu ikramiye müjdesini veriyorum dedi.
SEYHAN BİZİMLE BİRLİKTE İLKLERİN BELEDİYESİ OLDU
Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar, temizlik işçilerine yönelik konuşmasına şaka yaparak başladı. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Bugüne kadar verdiğiniz ve bugünden sonra vereceğiniz emeklerden dolayı tekrar teşekkür etmek istiyorum. Bu yaz sıcağında başkan bizi niye topladı? diye merak ediyorsunuz değil mi? diye soran Başkan Karalar, bazı işçilerin müjde vereceksiniz demesi üzerine sözlerini şöyle sürdürdü; Peki; size bir müjde vereyim. Seyhan Belediyesi biz göreve geldiğimizden beri ilklerin belediyesi oldu. Hepimiz çok yenilikler getirdik. Ve yenilikler getirmeye devam edeceğiz.
İŞÇİ BİR BABANIN HAYATA İŞÇİ OLARAK BAŞLAYAN OĞLUYUM
Biliyorsunuz beni ben bir işçinin oğluyum. Ben de işçilik yaptım diyen Belediye Başkanı Zeydan Karalar çalışma hayatını şöyle özetledi; Yıllar yılı işçilerin hakları için mücadele ettik. Bugün Çukobirlikte bir tören vardı. Orada vali ile birlikte bana da bir konuşturma yaptırdılar. Ben Çukobirlike 17-18 yaşlarında girdim. Ondan sonra mühendis olduk. Dokuma ve Boya Basma Fabrikalarında Genel Müdür Muavinliği yaptım. Ben kademeleri hiç torpille atlamadım. Teker teker. Vardiya Mühendisliği, İşletme Şefliği, İşletme Müdürlüğü, sonra Fabrika Müdürlüğü sonra Genel Müdür Muavinliği yaptım. Bir işletmeye işçi olarak girip Genel Müdür Muavini olarak ayrılma onurunu yaşadım.
Özel sektöre geçiş yaptığı ve ardından sürdürdüğü aktif siyasi hayatı boyunca Çukobirlikte işçilerle birlikte hareket etmesinin hep faydasını gördüğünü belirten Başkan Karalar, Özel sektörde 12 yıl Genel Müdürlük yaptım. Siyasette İl Başkanlığı yaptım. Şimdi Belediye Başkanıyız. Benim hayattaki başarılarımın tamamında Çukobirlik işçilerinin katkısı vardır. Orada 1978-1996 yılları arasında 20 bin kişiye yakın işçiye amirlik yaptım. Her 100 Çukobirlik çalışanından 95i hangi siyasi görüşe mensup olursa olsun bana sahip çıkmıştır. Çalışkan demiştir, dürüst demiştir ve desteklemiştir her zaman dedi.
İŞÇİ DOSTUYUZ, MAĞDUR DOSTUYUZ, EZİLENİN YANINDAYIZ
Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Biz işçi dostuyuz. Biz mağdur dostuyuz. Biz ezilenin yanındayız diye devam ettiği konuşmasında taşeron kadrosunda bulunan işçilere bayram öncesinde 300 TL ikramiye verileceğini şöyle açıkladı; Şimdi bayram ağzı çok şey yapmak istiyoruz size. Sizlerden bize çok miktarda avans talebi geliyor. 150 lira 200 lira gibi talepler. Ben çağırdım arkadaşlarımı, dedim ki sadece taşeronlara bayrama mahsus 300 TL para ödeyin, bunu da maaşlarınızdan geri kesmeyeceğiz. Bundan sonra da her bayramda size ikramiye var. Zeydan Karaların bu müjdesi işçiler arasında sevinçle karşılandı. Temizlik İşleri Müdürlüğü bünyesinde görevli işçiler coşkulu alkışlar eşliğinde, En büyük başkan bizim başkan diye tempo tuttu.
BÜTÜN ÇALIŞANLARIMI ÇOK SEVİYORUM
Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar, işçilerle gerçekleştirdiği toplantıda belediyenin geleceğe dair hedefleri ve bu hedeflere ulaşmak için gösterilmesi gereken çalışma şartları hakkında da önemli konulara dikkat çekti. İşte Başkan Karaların, Bütün çalışanlarımı çok seviyorum diye noktaladığı o konuşması;
Hep beraber nefes almadan, ara vermeden çalışacağız. Bizim iddialarımız büyük, bizim hedeflerimiz büyük. Biz Seyhanı dönüştürelim istiyoruz. Seyhanı değiştirelim istiyoruz. Seyhanı güzelleştirelim istiyoruz. Yeniden bir Seyhan yaratalım istiyoruz. Hepimizin onurla bu bizim ilçemiz diyebileceğimiz tertemiz düzenli ve modern bir şehir yaratmak istiyoruz. Herkesin bunda katkısı olmalı. Sizler çalışıyorsunuz. Biz de karınca kararınca sizlerin hakkını vermeye çalışıyoruz. İmkânlar çerçevesinde tabi ki. Daha çok vererek sizi memnun etmek isteriz, ama yavaş yavaş. Sizleri önemsiyorum. En çok toplantıyı sizlerle yapıyorum. Ne yapayım ayağımız buraya alışkın. Park ve Bahçeler diyor ki, başkanım hep oraya gidiyorsun, buraya niye gelmiyorsun Ayağımız buraya alışık. Şaka bir yana ben bütün çalışanlarımı çok seviyorum.
Biz işçiyle işçiyiz, memurla memuruz. Fark etmiyor. Hepimiz insanız sonuçta. Ama hep söylüyorum değerli arkadaşlar, birbirimizi kandırmayacağız. Birlik olacağız. Birbirimizi seveceğiz. Bundan daha çok mutluluk olmaz. Aranızda küslük, dargınlık, kırgınlık olmaz. Olmamalı. Sabahtan akşama birlikte çalışıyoruz. Aha bayram geldi. Sarılın birbirinizle öpüşün. Ben çalışkan adamı severim. Dürüst adamı severim. Bir de barıştan yana olan adamı severim. Birliği, dirliği bozacak adamı sevmem. Onu da söyleyeyim. 2 bin kişilik bir orduyu ben başka türlü yönetemem. Ben asla çalışanları sağcı solcu diye ayırmadım, güneyli kuzeyli diye ayırmadım. Doğru, dürüst, çalışkan ve birlikten yana olan, dirlikten yana olan adam benim için makbuldür.