Çukurova Üniversitesi Arkeolojik Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü ve Tatarlı Höyük Kazı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Serdar Girginer bulunan kil toprağının üzerindeki mühür baskılarında Hitit dönemine ait bir isim okunduğunu açıkladı. Çukurova Üniversitesi Tatarlı Höyük kazısının Heyet Üyesi ve Filoloğu İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Hititoloji Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Meltem Doğan Alparslanın mühür baskısındaki ismi okuyarak bu eserin M.Ö. 13. Yüzyıla, yani III. Hattuşilinin eşi ve Kizzuwatnalı bir rahibin kızı olan ünlü Hitit Kraliçesi Puduhepanın da yaşadığı döneme tarihlediğini bulduğunu söyledi. Tüm Bu Veriler, Tatarlı Höyük İle Kraliçe Puduhepanın Kenti Lawazantiya İlişkisine Bizi Daha da Yaklaştırıyor. Çukurova Üniversitesi Arkeolojik Araştırma ve Uygulama Merkez Müdürü ve Tatarlı Höyük Kazı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Girginer kazılara yönelik şu açıklamada bulundu; Tatarlı Höyükte gerek arkeolojik ve gerekse interdisipliner araştırmalar hep kutsal içerikli veriler sunuluyor. Özellikle M.Ö. II. bin yılın tüm dönemlerinde bu husus daha ön plana çıkıyor. Bu dönemlerde silindir ve damga mühürler ile mühür baskı buluntuları ne kadar önemli bir kent ile karşı karşıya olduğumuzu kanıtlıyor. 2008 yılında bulduğumuz ve Hitit kralı Telipinu zamanına ait bir Hititli şahsın, yani Tusutawa ismini okuyabildiğimiz mühür baskısından sonra, yine bir mühür baskısı üzerinde yeni bir şahıs ile karşılaşılmıştır. Bu şahıs daha geç bir döneme, Kizzuwatnalı ünlü kraliçe Puduhepa zamanına aittir. Tüm bu veriler, Tatarlı Höyük ile kraliçe Puduhepanın kenti Lawazantiya ilişkisine bizi daha da yaklaştırıyor. Yrd. Doç. Dr. Alparslan; Mührün Ortasında Pati Adı Okundu. İstanbul Üniversitesinden Hititolog Yrd. Doç. Dr. Meltem Doğan Alparslan ise, Mühür baskı alanını bir çerçeve gibi saran bezemeden yola çıkarak, bu mührün en yakın benzeri, M.Ö. 14.-13.yüzyıllar arasına tarihlenmiş olan Suriyedeki Ras Shamrada olduğunu söyleyebiliriz. dedi. Benzeri bezemeye sahip başka mühür örneklerinin Hitit İmparatorluğunun başkenti Boğazköy/Hattuşa Kazısında da bulunduğuna dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Meltem Doğan, Alparslan Tatarlı Höyükte bulunan bu kil topağı üzerinde başka mühür baskılarının da tespit edildiğini söyledi. Yrd. Doç. Dr Alparslan açıklamasına şöyle devam etti;Muhtemelen söz konusu olan aynı mührün birden fazla baskısıdır. Mührün ortasında Pati adı okunmaktadır. Biz bu adı Patti şeklinde çivi yazılı metinlerden de tanımaktayız. Ayrıca yine aynı metinlerde Pattiya şeklinde okunan benzer formlar da bilinmektedir. Kilikya Bölgesinde bulunan ve Borowski grubu içinde yer alan bir mühürde de Patiya adı okunmuş ve araştırmacı C. Mora bu isme sahip kadının Puduhepa döneminde yaşayan biri olduğunu ileri sürmüştür. Söz konusu mühür, Pati adını taşıyan bu kadının, bölgede nüfuslu biri olduğunu ya da mevki sahibi bir görevli olabileceğini düşündürüyor. Mühür baskısının bulunduğu arkeolojik buluntular da göz önünde bulundurulduğunda, Patinin dini bir görevli olabileceğini ve acaba majik ritüelleri yöneten, şifa yeteneğine sahip olan ve çiviyazılı metinlerde geçen MUNUSU.GI mi olduğunu sormamıza neden olmaktadır. Tatarlı Höyük kazılarında bulunacak yeni veriler sayesinde, bu sorulara daha net cevaplar bulunacağı kanısındayım.
Gündem
09 Eylül 2016 - 09:13
Tatarlı Höyük Kazılarında Son Dakika Gelişmesi
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Çukurova Üniversitesi ve Adana Büyükşehir Belediyesinin destekleriyle Ceyhan İlçesinde sürdürülen Tatarlı Höyük kazılarında çalışmaları devam eden Hitit dönemine ait anıtsal yapıda bir kil topağı bulundu.
Gündem
09 Eylül 2016 - 09:13