Bu soru ile karşılaşır iseniz yanıtınız ne olur?
Ya evet istemiyor, ya da hayır istiyorum' olur değil mi?
Lakin konunun dışında iseniz ve bir adayın aday olup olmaması ile hiç ilgilenmediğiniz halde bu soru ile karşı karşıya kalırsanız sorulan soruya vereceğiniz yanıt farklı olur.
Son bir haftadır Adana Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Abdullah Torun'un parti içindeki durumunu, yaşanan gelişmeleri, belirli yerlerden kendisine yönelik olarak getirilen eleştirileri başka gazeteciler cesaret edip yazmadıkları veya yazmaya değer bulmadıkları için' yazmadıklarını yazdığım için Sayın Torun'dan böyle bir soru geldi şahsıma.
Sen benim aday olmamı istemiyor musun?'
Ben bir gazeteci olarak bir adayın aday olup olmayacağına karar veren merci değilim. Bugüne kadar olmadım, olmayacağım da. Elbette aday hakkında oy kullanan bir yurttaş olarak benim de söyleyeceğim sözüm olur.
Lakin kararı verecek olan ben değilim, partilerinin genel merkezleri ve liderleri.
Sayın Torun'un ilçelere aday olacak belediye başkan adayları için benden 3 isim önermemi istediler her ilçe için. Ben de anketlerde, temayülde üst sıralarda yer alan her ilçe için 3 isimi genel merkeze önerdim. Genel merkezde benim önerdiğim bu 3 isim arasından birisini aday yaptı. Adaylarımız netleşti ve ay sonuna doğru açıklanır' diyebilecek kadar kimse bana bir gazeteci olarak bana isim sormadı.
Sormadıkları da aslında iyi oldu. Benim öyle bir asli görevim yok.
Öncelikle bunu hatırlatayım.
Benim görevim, kamuoyunun önünde yaşanan gelişmeleri ve arka planları kamuoyuna aktarmaktır. Sayın Torun ile ilgili kaleme aldığım yazıların tamamı Adana kamuoyunda konuşulan, partisinin içerisinde dillendirilen, kendisinin yaptığı toplantılar sonrasında ortaya atılan iddialardır.
İddialardan ötürü yaşanan bazı gelişmelerdir. Elbette aday olarak Sayın Torun'un bunları söyleyecek sözü olacaktır. Nitekim katıldığı televizyon programında ve düzenlemiş olduğu basınla sohbet toplantısında bu iddialara gülüp geçerim' diyerek yanıt verdi.
Bu yanıt hakkına da sahiptir. Nitekim açıklaması da basında yer buldu.
Abdullah Torun'un veya bir başka adayın siyasetini yönlendirecek güç ve kudrete sahip olmadığım için gazeteci olarak haddimizi bilen, yıllarca bu kentte gazetecilik yapan bir kişiyim.
Adaylarının artılarını ve eksilerini de hesap yaparak tutmak da benim asli görevim değil. Keşke elimde böyle bir yetki olsa da adayları belirlemede katkımız olsa.
Abdullah Torun isminin açıklanmasından bugüne kadar geçen dönemde beklenilen performansın ortaya konulmamasından hareketle gelişmelerin yaşanmış olması da siyasette olağan şeylerdir. Her ne kadar Sayın Torun bu iddiaları da kabul etmese de Adana siyaseti herkesin gözü önündedir.
En nihayetinde Ak Parti'nin adayı Sayın Torun'a bana sormuş olduğu bu sorudan sonra yanıt olarak vermem gereken yanıtı verdim ve konuyu izah ettim.
Bu dakikadan sonra Ak Parti'ye de Ak Parti'nin adaylarına da başarılar dilemek durumundayım. Biz haberciyiz ve görevimizde okuyucularımıza haber ulaştırmaktır.
Siyaseti siyasilere bırakalım ve asli görevimize dönelim.
İlçe belediye başkan adaylarının ve arkasından da belediye meclis üyelerinin açıklanmasından sonra Adana'daki yaşanan gelişmeleri de okuyucularımıza duyurmaya çalışalım.
Tüm beklentilere Torun'un yanıt vermesi elbette mümkün olmaz ama başkan adaylarının belirlenmesinde verdiği 3 isimle istediği hedefe ulaşabilir mi? Onu da zaman içinde göreceğiz.
Torun ve ekibine başarılar diliyorum. Yolu açık olsun.
Bize de Allah güç ve kuvvet versin...