Bizim kültürümüzde olduğu gibi bir çok kültürde evlenen çifte, düğün günü altın takmak bir gelenek. Çifttin anne ve babalarının yanı sıra yakın akraba grubu değişik altın zincir, Adana ve Trabzon burmaları gibi değişik türdeki takıları takmayı yeğlerken, çiftlerin arkadaşları ve çevrelerindeki akraba grubu ise daha çok çeyrek altın takmayı tercih ediyorlardı.
Düğün merasimlerindeki bu takılar genç çifte, tamamen destek amaçlı oluyordu. Dikkat ederseniz ‘’ tercih ediyorlardı’’, ‘’destek amaçlı oluyordu’’ diyorum. Keza artık bu gelenek artık tarihe karıştı gibi. Aslında gibisi de kalmadı da yine de öyle yazayım.
Son 4-5 yıla kadar çeyrek altın takma geleneği tarihin eski sayfalarında yer almaya başladı. Bir gram altının fiyatı 500 liraya dayanmış, çeyrek altın ise 800 lira olmuş. Altın ve çeyrek son günlerde rekor üstüne rekor kırıyor. Altın rekor kırarken evlenecek gençler ile takı takmayı düşünen aileleri ve akrabaları da kara kara düşünüyor. Allah aşkına nasıl düşünmesinler.
Evlenen gençler daha yolun başında büyük bir borcun altına giriyorlar. Bunun altından nasıl kalkacaklarını düşünürlerken, altın fiyatları rekor üstüne rekor kırınca bu durum düğünlerdeki takı merasimlerine yansıdı. Anlayacağınız evlenen çiftler kendilerine destek amaçlı takılardan da umutlarını kestiler.
Son 4-5 yıl öncesine kadar ‘’çeyrek altın taksam’’ ayıp olur mu diye düşünürken, günümüzde düğünlerde çeyrek altın yerine banknot, küçük hacimli 1 gram ve hatta 0,5 gramlık altına takmak yaygınlaştı. Altın fiyatlarındaki artış böyle devam ederse önümüzdeki aylarda gram altın gözümüzle göremeyeceğimiz kadar küçülecek gibi.
Durum böyle olunca vatandaş adeta düğüne davet edilmeyi bile istemez olmuş. Hatta kendi aralarında, ‘’Eve geldiğimde masada düğün davetiyesi görünce. İcra Dairesi’nden haciz gelmiş gibi bir hisse kapılıyorum’’ diyorlar. Kinayeli olan bu serzenişlerinde hiçte haksız değiller. Düğün davetiyesi gelenlere ‘’tak taka bilirsen’’ diyerek sözlerimi bağlarken herkese iyi haftalar diliyorum.