4 Aralık Dünya Madenciler Günü

Jeoloji Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar, Maden ocaklarında her yıl yaşanan ve artarak devam eden ‘kaza’ların, bilimsel ve teknik alt yapı eksikliği kadar madencilik alanında uygulanan yanlış politikaların bir sonucu olduğunu söyledi.

Tatar, Dünya Madebciler Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, 30 yıldır uygulanan özelleştirme, taşeronlaşma, rödevans gibi yanlış uygulamalar ile kamu madenciliğinin küçüldüğünü belirterek, ''kamu kurumlarının elinde bulunan sahalar ya devredilmiş, ya kiraya verilmiş ya da taşeronlar tarafından işletilmeye başlanmış veya bazı hizmetler taşeron firmalarca verilmeye başlanmıştır'' dedi. Tatar, şunları kaydetti:

''Bu durum, üretim ve hazırlıklarının; teknik alt yapı olarak yetersiz, deneyim ve uzmanlaşmanın olmadığı kişi ve şirketlerce işçi sağlığı ve iş güvenliğine yönelik tedbirlerin alınmadığı, yeterli mühendislik hizmeti olmaksızın bilim ve teknik dışı işletmeciliği ortaya çıkarmıştır.Yer altı kaynaklarımıza ilişkin, ülke çıkarları temelinde yerli sanayimizi destekleyen, akılcı, halktan emekten yana bir madencilik politikasının olmaması, ülkenin kalkınmasında toplumsal refahın yükseltilmesinde madenciliğin payını arttıramadığı gibi, bu durum madencilik sektöründe çalışan emekçilere de işçi sağlığı ve işçi güvenliğinden yoksun bir çalışmayı, üretilen değerden hakça pay alamamayı da beraberinde dayatmaktadır”

ÖLECEKLERİNİ BİLİRLER, YİNEDE ÜRETİRLER

“Jeolojik olarak milyonlarca yılda oluşan, oluşurken hiçbir kişinin, kurumun, sınıfın katkısının bulunmadığı, emek harcamadığı madenlerimizin bu özelliğiyle de tüm insanlığın ortak değeri olduğu, sağlayacağı faydanın da toplumsal olması gerektiği bilinir'' ifadelerini kullanan Tatar, şöyle devam etti:

''Madenlerin ülkeye yansıttığı zenginliğin çok uzağında kalır maden emekçileri. Zonguldak`ta grizudan yaşamlarını yitirmek onların kaderleri, Elbistan‘da açık ocakta altında kaldıkları milyonlarca ton toprak onların mezarları olur. Açlığa yoksulluğa mahkum edilirler, sigortasız, sendikasız çalıştırılırlar. İlkel koşullarda alın terlerini akıtmaya devam ederler. Genç yaşta öleceğini bilir yine üretirler” diye konuşan Dr. Mehmet Tatar, “Ülkemizde madencilikte de uygulanan özelleştirmeler nedeniyle, ülkemizin kalkınmasında başta rol oynayan kamu kuruluşlarının büyük kısmı bu gün kalmamış; Etibank, Sümerbank, KBİ, Çinkur, Demir Çelik İşletmeleri, vb kurumlar yok edilmiştir. TKİ‘nin elindeki linyitlerimizin devri yasalaşırken, kamunun elinde kalan son kale "gözümüzün nuru"  borlarımızın özel sektöre devrini öngören yasa da TBMM‘de hazır beklemektedir. Yenilenemez doğal kaynağımız olan madenlerimizin, çevresel değerlerimizi de gözeterek en verimli biçimde işlenerek, yüksek katma değer yaratacak şekilde son ürünlere dönüştürülmesinin sağlanması ve ülkenin gelişmesinde, toplumsal refahın yükseltilmesinde madenciliğin katkılarının arttırılması yaklaşımımızı savunmaya yer altı kaynaklarımızın gerçek sahibinin halkımız olduğunun bilinciyle devam edecektir. Bu temenni ile yaşamlarını yitiren maden emekçilerini saygıyla anarken, tüm maden emekçilerinin 4 Aralık Dünya Madenciler Günü‘nü kutluyoruz”