Barut, "Şehir hastanesi AVM zihniyetini sonucu"

CHP İl Başkanı Barut, Seyhan, Çukurova ve Yüreğir'deki devlet hastanelerinin Şehir Hastanesi'ni inşa eden firmaya verilen yüzde 70 doluluk oranına ulaşmak için kapatıldığı iddiasını gündeme taşıdı

“ÇUKUROVA VE YÜREĞİR’DE DEVLET HASTANESİ YOK”

“YURTTAŞLARIN VE HASTANE ÇALIŞANLARININ SORUNLARI GÖRMEZDEN GELİNİYOR”

ÜÇÜNCÜ BOĞAZ KÖPRÜSÜ GİBİ…

“DEVLETE ZARAR, ŞİRKETE RANT”

“KENTİN FARKLI BÖLGELERİNE 500-600 YATAKLI HASTANELER AÇILMALI”

“Kentin farklı bölgelerinde hizmet veren devlet hastanelerini kapatıp, tüm hastaneleri ulaşım imkanlarının zor olduğu bir bölgede toplamak, yurttaşa eziyet hem de mantık dışı bir uygulamadır. Mevcut haliyle Adana’ya yarardan çok zararı olan bu kadar büyük bir hastane yerine, kentin farklı bölgelerine 3 veya 4 tane 500-600 yataklı hastane yapılması halkın sağlık hizmeti alımı ve devletin sağlık hizmeti sunumu açısından çok daha doğru ve yararlıdır. Bu nedenle, kapatılan devlet hastaneleri ya ivedi olarak yeniden açılmalı ya da ihtiyaç olan bölgelere 500-600 yataklı hastaneler yapılmalıdır.”

Şehir Hastanesi’ni yapan şirkete yüzde 70 (psikiyatri hastanesi için yüzde 80) doluluk garantisi verildiği yönündeki söylemleri de anımsatan Barut, “Adana Devlet Hastanesi’nin Yüreğir’deki TOKİ Numune Hastanesi binasına, Çukurova Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi’nin bir bölümünün de Seyhan Uygulama Hastanesi binasına taşınacağı yönünde açıklamalar olsa da, bu konuda da bir belirsizlik yaşanıyor” diye konuştu.

Yetkililere “Şu ana kadar açılması gereken Yüreğir’deki eski TOKİ Numune Hastanesi’nin Şehir Hastanesi polikliniklerine başvuran hasta sayısının azlığı nedeniyle açılmadığı yönündeki iddialar doğru mudur” sorusunu yönelten Barut, rant uğruna hiç kimsenin halkın sağlığıyla oynamaya hakkının olmadığını söyledi.

Şehir Hastanesi’nin ranta dayalı AVM anlayışının bir ürünü olduğunu dile getiren Barut, Adana Şehir Hastanesinde şu an itibariyle restoran, kafe, kadın-erkek kuaförü ve çamaşır satan bir işyerinin faaliyet gösterdiğini aktaran Barut, “Hastane yanındaki alana kiralanabilir ticari alanlar inşa edilmeye başlanmış durumda. Şehir Hastanesini inşa eden firma, şu anda bu alanların reklamını yaparak kiralık alanlar için ön başvuru alıyor. Bu alanda faaliyet gösterecek eczacı ve medikalcilerin yanı sıra market, otel, spor salonu, kuyumcu, hediyelik eşya, çiçekçi, terzi, araç kiralama, zayıflama merkezi, aktar gibi ticari iş yerleriyle burası AVM’den farksız bir hale gelecek” ifadelerini kullandı.

Şehir Hastanesi’nde yaşanan sorunlara da değinen Barut, “Edindiğimiz bilgilere göre hemşire ve yardımcı personel eksikliği üst düzeyde. Polikliniklerde sekreter ve yardımcı personel, servis ve yoğun bakımlarda da sekreter bulunmuyor. Her şeyi doktorlar yapmak zorunda ve günde ortalama 100 hastanın geldiği bir poliklinikte doktorlar, yardımcı personel olmadığı için hastayla da yeteri kadar ilgilenemiyor. Şehir Hastanesi, sağlık çalışanlarının da yurttaşlarımızın psikolojisini bozmuş durumda. Ayrıca hastane içinde yangın merdiveni dışında merdiven de bulunmadığı için hem çalışanlar hem de hastalar asansörleri kullanmak zorunda. AVM’lerde görmeye alıştığımız yürüyen merdivenler ise sadece ilk iki katta çalışıyor” ifadelerini kullandı. 

Sağlık politikalarının başarısının hasta sayısının azalmasıyla ölçülmesi gerektiğinin altını çizen Barut, “Bugün geldiğimiz noktada hasta sayısı ne yazık ki sürekli artıyor ve hizmet verilen hasta sayısıyla övünen bir iktidarla karşı karşıyayız.  Doluluk garantisi verilen bir hastanenin, halkın sağlığını tedavi etmesi mümkün değildir. Uygulanan sağlık politikası da, Şehir Hastaneleri de halkın sağlığını bozmak üzerine kurulu ve sürdürülebilir hiçbir yanı yok” diye konuştu.