Barut’tan AKP’li Yeni’ye sert yanıt!

CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut, AKP İl Başkanı Fikret Yeni’nin açıklamalarından AKP’nin darbeye boyun eğdiği sonucunun çıktığını vurguladı

CHP ve her bir CHP’linin can, kanı pahasına Cumhuriyet rejimini koruyacağının altını çizen CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut, AKP İl Başkanı Fikret Yeni’nin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik sözlerine sert tepki gösterdi. Barut, “Türkiye’yi 14 yıldır kaos yaratarak yöneten AKP’nin ta kendisidir. Bugün Türkiye’de kimin kan dökülmesinden yana olduğu ülkenin içinde bulunduğu durumdan açıkça anlaşılmaktadır. Yaptığı açıklamalarla AKP’nin darbeden yana tavır aldığını adeta itiraf eden Sayın Fikret Yeni, AKP’nin iktidarını sürdürmek uğruna darbeye nasıl boyun eğdiğini de tüm dünyaya göstermiştir” dedi.

CHP Adana İl Başkanı Ayhan Barut, AKP İl Başkanı Fikret Yeni’nin partisinin İl Danışma Meclisi’nde CHP ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili sözlerine sert tepki gösterdi.

“KAOSUN KENDİSİ AKP’DİR”

Kılıçdaroğlu’nun TOBB 72. Genel kurulunda yaptığı konuşmada başkanlık sistemi tartışmalarıyla ilgili olarak, “Anayasa’yı değiştirelim; ne için? ‘Başkanlık sistemini getireceğiz’. Bir kişi konuşacak, Türkiye susacak. Bir kişi konuşacak, hakim ona göre karar verecek. Bir kişi konuşacak, ona göre milletvekili listeleri hazırlanacak. Böyle bir başkanlık sistemini kan dökmeden bu ülkede gerçekleştiremezsiniz” diyerek CHP’nin demokrasiyi ve Cumhuriyeti tıpkı ulusal kurtuluş mücadelesindeki gibi canı ve kanı pahasına koruyacağının altını çizdiğini kaydeden Barut, AKP İl Başkanı Yeni’nin CHP’nin ülkeyi kaosa sokmak istediği yönündeki sözlerine, “Türkiye’yi 14 yıldır kaos yaratarak yöneten AKP’nin ta kendisidir. Daha doğrusu AKP’nin yönetim modeli kaostur”diyerek yanıt verdi.

“DİKTAYI DEMOKRASİ DİYE YUTTURAMAYACAKSINIZ”

Fikret Yeni’nin yaptığı açıklamada 4 Mayıs Saray Darbesi’nin savunduğuna işaret eden Barut, sözlerini şöyle sürdürdü:

“CHP’yi ihtilal yani darbe beklentisi içinde olmakla suçlayan Sayın Fikret Yeni yaptığı açıklamada aslında kimlerin darbeci olduğunu, kimlerin darbeye boyun eğdiğini, darbeden yana tavır aldığını da göstermiş oldu. AKP,  4 Mayıs’tan sonra demokrasi ve Cumhuriyet uğruna  darbeye karşı mücadele etmek yerine iktidarını sürdürmek, koltuklarını korumak adına 4 Mayıs Saray Darbesi’ne boyun eğmiş, bu da yetmiyormuş gibi; AKP temsilcileri bir de darbeyi ve darbeciliği süslü sözcüklerle savunuyor. Demokrasinin gereği olduğu öne sürülen rejim değişikliğinin Anayasaya aykırı olduğunu da nedense AKP’nin yöneticileri görmek istemiyor. AKP tarafından ‘Başkanlık sistemi’, ‘partili cumhurbaşkanı’ gibi allanıp pullanarak halka yutturulmaya çalışılan dikta yönetimi demokrasi değildir. Demokrasi, dikta rejiminde değil bugünkü gibi halkın kendi iradesini ortaya koyup egemenliği elinde tuttuğu Cumhuriyet rejiminde vardır. Diktayı demokrasi diye bu halka yutturamayacaksınız.”

“DARBEYE ‘BAYRAK YARIŞI’ DEMEK DARBEYİ SAVUNMAKTIR”

Fikret Yeni’nin 1 Kasım seçimlerinde yaklaşık 23 milyon seçmenin oyunu alarak Başbakan seçilen Ahmet Davutoğlu’nun 4 Mayıs Saray Darbesiyle olağanüstü kongre kararı olmak zorunda kalmasını “bayrak yarışı” olarak değerlendirdiğine işaret eden Barut, darbeyi bayrak yarışı olarak görenlerin ‘Saray Darbesi’nden taraf olduklarını söyledi.

“STOCKHOLM SENDROMUNU SİZİN SAYENİZDE ÖĞRENDİK”

Davutoğlu’nun olağanüstü kongre kararının alınmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, bu kararın kendi iradesiyle olmadığı yönündeki sözlerini anımsatan Barut, şöyle konuştu:

“Halkın oylarıyla Başbakan seçilen Ahmet Davutoğlu’nun partili olmayan bir kişinin dayatmasıyla Başbakanlık görevini bırakmak zorunda kalması bayrak yarışı değil darbeye boyun eğmektir. Bundan ders alması gereken kendileridir. Türkiye’deki darbelerden en büyük zararı gören bizler, bugün darbeye nasıl boyun eğildiğini AKP sayesinde gördük. Daha da vahimi Saray darbesi sonucu alınan karar doğrultusunda gerçekleştirilecek olan olağanüstü kongreyi bir ‘düğün’ olarak nitelendirilerek nasıl darbeci olunduğunu da yine AKP sayesinde öğrendik. Bunun adı Stockholm Sendromudur. Bunu da yine AKP sayesinde öğrendik.”