Çıtırık: "Arabuluculuk yargılama faaliyeti değildir"

Adana Barosu tarafından düzenlenen 'Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Uygulaması' konu başlıklı konferansı yapıldı.

Moderatörlüğünü TBB Arabuluculuk Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Avukat Yasemin Tanır'ın üstlendiği, konuşmacıların; Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanı Hakan Öztatar, 'Arabuluculuğun Tanıtımı', TBB Yönetim Kurulu Üyesi - TBB Arabuluculuk Yürütme Kurulu Başkanı 'Arabuluculuğun Avukatlık Açısından Değerlendirilmesi', Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlığı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuzhan Kırdök 'Toplumsal Barış ve Bireysel Huzur' konu başlıklarında görüş, düşünce ve önerilerini katılımcılarla paylaştı.

Adana Cumhuriyet Başsavcısı Ali Yeldan, Bölge Adliye Mahkemeleri Cumhuriyet Başsavcısı Sabri Beytorun, Adalet Komisyonu Başkanı Mehmet Kaya, Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Çeker ile avukatlar, stajyer avukatlar ile hukuk fakültesi öğrencileri de konferansı takip etti.

Baro Genel Sekreteri Avukat Merdan Özberk'in sunumundan sonra, açılış konuşmasını Baro Başkanı Avukat Mengücek Gazi Çıtırık yaptı. Av. Çıtırık, şunları söyledi:

"Bilindiği üzere, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 22 Haziran 2013 tarihinde yürürlüğe girmiştir..

Arabuluculuk sürecinin sorunsuz işlemesi, seçeneklerin doğru değerlendirilebilmesi ve arabuluculuğun sonucunda varılacak anlaşmayı ehliyetli kişilerin imzalaması için uyuşmazlığın taraflarının birer kişi olması ve en az bir tarafın birden fazla kişi olması ihtimallerinin ayrı ayrı ele alınması gerekir.Arabuluculuk yargılama faaliyeti değildir. Ortada yargılama makamı olmadığı için yargı yetkisi devir de edilememektedir. Arabulucu yargının alternatifi de değildir, çünkü Arabulucu karar veren kişi değildir.Uyuşmazlığın uzlaşmayla, anlaşarak çözümlenmesi için tarafları masada tutan, bir araya getiren 3. kişidir Arabulucu, kararı yine tarafları verecektir"

Avukat Çıtırık şöyle devam etti:

"Yargısal çözüm yöntemi; içtihatlar üzerine dayanan, tarafların zıtlaştığı bir yoldur. Davalı ve davacıların menfaatleri zıttır. Tarafların arabulucu yardımıyla birbirlerini daha iyi anlayabilmeleri, yanlış anlaşılmalarına ve iletişim eksikliğinin ortadan kaldırılmasıyla taraflar arasında artık bir menfaat oluşturularak, geçmişteki husumetten, sorunlardan ayrılarak birlikte geleceği kurmak olanağını verir. Yargılama süresi uzundur, streslidir, yargılama faaliyetlerinin harç ve diğer harcamalar nedeniyle pahalı olması karşısında, daha ekonomik ve esnek yapıda olması - sürecin gizli yürütülmesi devlet yargılamasında, yargıcın hakimiyeti, belirli usul kuralları, yasalar ve içtihatlarla bağlı olan mahkeme, yargıç, tarafların yargıcı seçme olanağı yokken, tarafların anlaşarak kendi seçtikleri arabuluculuyla sorunu çözebilirler, taraflar ve Arabulucuyu bağlayan bir kural yok. Taraflar anlaşmışsa, kamu düzeni ve genel ahlaka aykırı olmamak koşuluyla her türlü kural uygulanabilir. Arabuluculuk en az masrafla , hızlı çözüm amaçlamaktadır. Gönüllülük üzerine dayalı bir yöntem arabuluculuk, bazı ülkelerde ise önce arabulucuya başvurulur, çözüm alınamazsa yargısal çözüm aranır."