Çukurova Belediyesi Danışma Kurulu Toplandı

Türkiye’yi yasa boğan Özgecan Aslan cinayeti Çukurova Belediyesi Danışma Kurulu toplantısının da ana gündemi oldu.

Başkan Soner Çetin, Kadın Yaşam Köyü’ne Özgecan’ın adını verebileceklerini açıkladı, “Türkiye’nin başı sağolsun” dedi. STK başkanları da “Toplumsal çıldırmışlık dolmuş şoförleri ile sınırlı değil, Türkiye her an her yerde cinnet geçiriyor” görüşünde birleşti.

“BİR TEMENNİ OLARAK KALMASIN”

Çukurova Belediyesi Danışma Kurulunun üçüncü toplantısında fikir ve projelerin yanı sıra Özgecan Aslan cinayeti de tüm yönleriyle masaya yatırıldı. Önde gelen STK’lar, meslek odaları, sanatçılar ve akademisyenlerin katılımıyla üç ayda bir yapılan toplantının açılışını yapan Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, “Hepimizin, Türkiye’nin başı sağolsun. Özgecan kızımız için ifade edilenler bir dilek ya da temenni olarak kalmasın” dedi. Çetin, şiddet gören kadınların güven içinde kalıp rehabilite edileceği ve meslek edindirileceği Kadın Yaşam Köyü’ne Özgecan Aslan’ın adını verebileceklerini belirtti.

“LÜTFEN ‘KADINLAR ÇİÇEKTİR’ DEMEYİN”

Acının henüz çok taze ve çok büyük olduğunu belirten Ev Kadınları Derneği Başkanı Sema Turan Yapıcı, “Ehliyetli olmak şoför olmaya yetmiyor. Şoförlerin de ciddi eğitim ve psikolojik testlerden geçirilmeleri gerekiyor” dedi. Türkiye’de her ay 27 kadının şiddet sonucu öldürüldüğüne dikkat çeken Yapıcı, “Sorun cins ayrımına dönük yanlış eğitim ve önyargılardan kaynaklanıyor. Lütfen artık ‘cennet anaların ayağının altında’ demeyin. ‘Kadınlar çiçektir’ demeyin” diye seslendi. Adana ESOB Başkanı Kazım Barışık ise “İçimiz yanıyor ama ‘Cennet anaların ayağının altındadır, öyle de olmalıdır” dedi.

“BAKABİLECEĞİ KADAR ÇOCUK-VATANDAŞ”

Türkiye’nin ‘toplumsal çıldırmışlık’ noktasına geldiğini söyleyen ÇETKO Başkanı Dr. Sadun Bölükbaşı ise sorunun kaynağında  “yöneticilerin şiddet dili” ile başlayıp ekonomik sıkıntılarla beslenen bir yapının yer aldığını anlattı. Bölükbaşı, “Yöneticilerin şiddet dili hayatın her alanına yansıdı. Aslında sorun ailenin kaç çocuk yapabileceği değil, ‘bakabileceği kadar çocuk’, devletin de ‘bakabileceği kadar vatandaşı’ olmalı. Aksi halde iş bulamaz, eğitim veremez, yeterli beslenemez, sevgi olmaz; böyle bir havuzdan çıldırmış bir toplum çıkar, bütün bunlar da şiddeti doğurur” diye konuştu.

“CİNNET GEÇİRİYORUZ, YÜREĞİMİZ YANIYOR”

Yaşanan son olayları “Türkiye cinnet geçiriyor, yüreğimiz yanıyor” diyerek özetleyen DİSK Bölge Başkanı Yusuf Yürekli, “Neden bu duruma geldik?” diye sordu ve “Kötü yönetiliyoruz, toplumsal yapı kötü, ekonomi kötü, eğitim kötü, insanlar kamplara ayrıldı, milletvekillerinin bile dövüldüğü bir ülke haline geldik” sözleriyle yanıt verdi. MÜSİAD Başkanı Suat Yahşi “Sorun TOK minibüslerine saldırıyla çözülemez. Yanlışa yanlışla gitmemeliyiz” derken TÜRSAB temsilcisi Nesrin Göçhan, Kadına Destek Hattı, KADER Başkanı Hanife Küçükyılmaz da parklarda Emzirme Odaları oluşturulmasını önerdi.