EMO Başkanı Göltaş’tan enerji krizi uyarısı‏

EMO Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, yatırımsız ve pahalı elektrik olarak enerji alanında krizin daha da derinleşeceğini iddia ederek, “Türkiye nükleer santraller kurulmadığı için değil, derinleştirilen neoniberal politikaların ve bunların yürütücüsü olan liberal siyasetçilerin yarattığı kaos ile bir krizin eşiğine getirilmiştir” dedi

Elektrik Mühendisleri Odası Adana Şubesi Olağan Genel Kurulu başladı.

Seyhan Oteli’nde Divan Başkanlığını Tuncay Özkul’un yaptığı genel kurulda konuşan Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Göltaş, enerji alanında iktidar eliyle sürdürülen özelleştirmelerin üretim santralleri bazında tüm hızı ile devam ettiğine dikkat çekti. Götaş şöyle konuştu:

“Niberal politikalar ekseninde “yapısal düzenlemeler” adı altında bu kural tanımaz, “ben yaptım, oldu” siyaset anlayışı ile kaos ortamı daha da büyümekte. Önümüzdeki yıllar yatırımsız ve pahalı elektrik olarak enerji alanında krizin daha da derinleşeceğini göstermektedir. Bu yetmezmiş gibi AKP’nin nükleer santral ısrarı, Japonya’da yaşanan felaketten hiçbir ders çıkarmadan, nükleer lobileri ve içeride güç aldığı yandaş şirketleri palazlandırmak adına Mersin’de ve Sinop’ta santral kurma inadı ile devam ediyor. Nükleer santralden yayılan radyasyon evdeki tüp gazla, televizyonla, bilgisayarla karşılaştırarak toplumla dalga geçiyor. Nükleer santral gerekçesi olarak sunulan enerji ihtiyacı ve “Karanlıkta kalacağız” söylemleri tam bir aldatmacadır. Türkiye nükleer santraller kurulmadığı için değil, derinleştirilen neoniberal politikaların ve bunların yürütücüsü olan liberal siyasetçilerin yarattığı kaos ile bir krizin eşiğine getirilmiştir.

Şimdi nükleer santral değil, enerji kaynaklarımızı kamu yararına devreye sokmak, enerji verimliliğini gerçek anlamda hayata geçirmek, enerjide toplumsal adaleti ve hukuku yaratmak zamanıdır.

EMO baskıcı, otoriter yönetim anlayışına karşı, özgürlük ve demokrasiyi, ırkçı ve milliyetçi anlayışın beslediği linç kültürüne karşı, bir arada kardeşçe ve barış içinde yaşamayı daha fazla inanarak savunmaya devam edecektir.”

EMO Adana Şube Başkanı Mehmet Mak, AKP iktidarı döneminde, Anayasa ve yasalarla belirlenmiş olan meslek odalarının görev ve yetki alanına müdahalelerin son hızla devam ettiğini, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bünyesinde kurulan Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü’nün, meslek odalarının görevlerini elinden almaya, kentsel dönüşüm sürecinde bu örgütleri işlevsiz hale getirmeye çalıştığını kaydetti.

Siyasal iktidarın meslek odalarına yönelik müdahalesinin karar ve uygulamalarının mesleki, bilimsel ve teknik anlamda değerlendirilmesine ve denetlenmesine engel amacı taşıdığını ifade eden Mehmet Mak, konuşmasında şu görüşlere yer verdi:

“TMMOB ve odalarını denetlemeye kalkan iktidarın bizzat kendisinin temizlenmeye ihtiyacı olduğu ortaya çıkmıştır.

EMO olarak mesleki alanlarımıza ilişkin her türlü uygulama, düzenleme ve ihale karşısında kamudan yana tavır alarak, bugüne kadar bilimsel ve teknik anlamda yanlışlıklara, hukuka aykırılıklara karşı mücadele verdik, bundan sonra da vermeye devam edeceğiz. TMMOB ve bağlı odaları, hiç eğilip bükülmeden, karanlığa karşı aydınlığı, sömürüye karşı emeği, eşitsizliğe karşı adaleti, ırkçılığa karşı kardeşçe bir arada yaşamayı, savaşa karşı barışı, baskı ve zora karşı özgürlük ve demokrasiyi savunmaya devam edecektir.

Yaşamımızın ayrılmaz bir parçası haline gelen enerji, hayatın birçok alanında olduğu gibi pek çok açıdan çatışmalı bir özelliğine sahiptir. Siyasal, politik, ekonomik, ve ekolojik tercihlerden bağımsız değildir.

Ülkemiz, elektrik üretiminde özellikle doğalgaz ve ithal kömüre dayalı üretim modeli ile 2012 yılını yüzde 56,5 oranında ithal kaynağa bağımlı olarak tamamlanmıştır. Aynı durum ne yazık ki 2013 yılı içinde artarak devam etmiş ve elektrik üretiminde kaygı verici sonuçlar yaşanmaktadır.

Elektrik enerjisinde izlenen bu politikalarda ısrar edilmesinin ekonomimiz üzerinde yarattığı sorun her geçen gün artarken birincil kaynakta dışa bağımlılık elektrik enerjisinde arz güvenliği açısından da ciddi bir tehdit unsuru olarak önümüzde durmaktadır. Bu nedenledir ki elektrik enerjisi üretiminde yerli ve yenilenebilir kaynakların kullanılmasının önemi herkes tarafından bilinmekte ve bu gerçeği her fırsatta ifade etmekteyiz.

Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun"un yayımlanmasından bu yana yaklaşık 8 yıl geçtiği halde, zengin yenilenebilir potansiyele karşın gelinen nokta hiç iç acıcı değil.

Hidroelektrik potansiyelin değerlendirilmesi için su kullanım hakkı anlaşmaları yoluyla kurulan ticari mekanizmanın, rekabetin ötesinde özel sektörü birbiri ve yurttaşlar ile karşı karşıya getirdiği görülmektedir. Hidroelektrik potansiyel değerlendirilmesi adına, Anadolu'nun dünyada ender rastlanan doğal dokusu tahrip edilmekte, kültür mirası görmezden gelinmekte, ekonomik ve sosyal yaşamı geri dönülemez bir noktaya sürüklenmektedir.”

Elektrik Mühendisleri Odası Adana Şubesi Genel Kurulu yarın yapılacak yönetim, denetim kurulu seçimleri ile sona erecek.