Tarihlerinde ilk kez aynı safta çalışacaklar

Halkın ilk kez sandığa giderek 12. cumhurbaşkanını belirleyeceği seçimler birçok yönden ilkleri barındırıyor. Seçimlerde yaşanacak ilklerden biri de CHP ve MHP'nin ortak aday olarak üzerinde anlaştıkları Ekmeleddin İhsanoğlu'nun seçim kampanyası olacak. Her iki parti tarihlerinde ilk kez seçim çalışması yapacaklar

İhsanoğlu için yapılacak seçim kampanyası çalışmaları sırasında MHP tabanı ile CHP tabanı tarihinde hiç olmadık bir biçimde içli –dışlı olacak.. Her iki partinin tabanı AK Parti’nin adayını seçtirmemek için ellerinden geleni yapacaklar.

 

CHP Adana İl Başkanı Orhan Sümer, konuyla ilgili ADRES’e yaptığı açıklamada,  genel merkezlerinin aldığı karara sonuna kadar saygılı olduklarını söyledi.  ‘’ Kendi adayımız gibi var gücümüzle çalışacağız’’ diyen Sümer, şöyle konuştu:

‘’Genel Başkanımızın istekleri doğrultusunda çalışırken, uygulanacak programa harfiyen uyacağız.  Bundan kimsenin şüphesi olmasın.  CHP olarak bizler parlamenter sistemin devamından yanayız ve bunu devam ettirmeliyiz.  Burada şunu da vurgulamak isterim ki; partimize Genel Başkan veya milletvekili seçmeyeceğiz. Tek adamlık isteği bulunuyor ve aynı zamanda sistem değişikliği söz konusu. Karşılarına öyle bir aday çıktı ki; telaş ve panik içine girdiler. Seçilecek Cumhurbaşkanı ayrıştıran değil, birleştiren olmalı. Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu, İslam dünyasının en önemli isimlerinden biri.  Eleştirilecek bir yanı yok. CHP Adana il Örgütü olarak Cumhurbaşkanlığı seçimi için Genel merkezimizin talimatları doğrultusunda çalışmalarımızı yapacağız.’’

-MHP İL BAŞKANI İZGİOĞLU-

MHP Adana İl Başkanı Mustafa İzgioğlu da,  Türkiye Cumhuriyeti’nin hem içeride hem de dışarıda adeta ateş çemberinden geçtiğini söyledi. ‘’ İçeride ihanetin kat ettiği mesafe her Türk vatandaşını derinden endişelendirmektedir’’ diyen İzgioğlu, ‘’Türklüğü içine sindiremeyen bir yıkım ekibi marifetiyle Türkiye, telafisi çok zor olan belki de hiç mümkün olmayan bir yola sokulmak üzeredir. Dışarıda da aynı ekibin uyguladığı siyaset, komşularımız Müslüman ülkeleri param parça etmiş, bu ülkelerde yaşayan ve bir kısmı da soydaşlarımız olan insanları ise perişan hallere düşürmüştür’’ dedi.

 

İzgioğlu, ‘’Biz Türk milleti olarak sırtımızdaki ihanet hançerini Milli Mücadele ile kırıp atmıştık ki, şimdi içeride ihanetin yeni yüzüne meşruiyet kazandırmaya çalışan bir zihniyetle karşı karşıyayız. 12 yıldır her türlü kutsal değeri istismar etmek suretiyle halkı aldatan ve kullanan bu zihniyet, ne adalet, he hukuk tanıyor. Tam bir diktatör heveslisi zihniyetle ülkemiz daha kadar yol alabilir?’’ diye konuştu.

 

İşte böyle ağır bir bunalım içinde kıvranan Türkiye’nin, Cumhurbaşkanlığı seçimini gerçekleştireceğini anlatan İzgioğlu, şöyle konuştu:

 

‘’Halk, ilk kez cumhurbaşkanını seçecektir. Yeni seçilecek Cumhurbaşkanı ya bunalımı daha da ağır hale getirecek ve rejimin, sistemin temelleriyle oynayarak devleti, milleti param parça edecek yada yaşanan buhranı azaltma, Türkiye’yi normale döndürme mücadelesi verecektir. Türkiye’yi normal değerlerine kim getirecek, Türkiye’nin önünü kim açacaktır? Bunu, 12 yılda Türkiye’yi uçuruma sürükleyen biri yapamayacağına göre bir başkası olması gerekmez mi? İşte MHP ve Sayın Bahçeli, ikinci şık için yola çıkmış, güncel siyasete ‘Çatı aday’ tanımı kazandırarak herkesi kucaklayan birinin cumhurbaşkanı olmasını istemiştir. Yaklaşık bir aydır liderler turuna çıkmış, kanaat önderleriyle, sivil toplum örgütleriyle buluşarak herkesin üzerinde uzlaşabileceği bir isim çalışması yapmıştır. CHP ile de görüşülmüştür. Netice itibarıyla CHP’yle de aynı isim üzerinde mutabık kalınmış ve bu ilan edilmiştir.

 

Türkiye, bu kadar önemli bir meselede farklı siyasi partilerin uzlaşmasına daha önce pek tanıklık etmemiştir. Ama Milliyetçi Hareket Partisi’ni biraz tanıyanlar, bizim devlet için, millet için ne gibi fedakarlıklar yaptığımızı çok iyi bilirler. Hem 80 öncesi hem de 80’den sonraki süreçlerde bunun bir çok örneğini görürsünüz. Mesela Türkiye’nin kardeş kavgası yaşadığı 80 öncesi dönemde 1977’de aylarca TBMM Başkanı seçilemiyor ve büyük bir devlet krizi yaşanıyordu. İşte o zaman o kavga şartlarına rağmen MHP’nin Genel Başkanı merhum Başbuğ Alparslan Türkeş öne çıkıp, ılımlı bir isim olan CHP’li Cahit Karakaş’ı desteklemek suretiyle o krizi ortadan kaldırmıştı.’’

 

 

UZLAŞI KÜLTÜRÜ

 

Uzlaşı  kültürünün MHP’nin genlerinde olduğunu vurgulayan İzgioğlu, şöyle devam etti:

“Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır” ilkesini bütün hücrelerinde yaşayan bu Hareket, bugünkü ağır ihanete karşı elbette başka siyasi partilerle de uzlaşacaktır. Nitekim, Sayın Genel Başkanımız sadece sayısal çoğunluğa sahip CHP ile değil, Meclis dışında kalmış diğer siyasi partilerle de istişare etmiştir. Şu anda gelinen nokta ülkemiz için, milletimiz için çok hayırlı ve sevindiricidir.

 

Bugüne kadar siyasiler önemli meseleler etrafında bir araya gelemedikleri için eleştirilirdi. Ama bakın Türkiye’nin en tehlikeli dönemecinde, oturduğu makamın sorumluluğunu hissetmeyen, dahası ihanete yüz ve yol veren zihniyete karşı iki büyük parti bir araya gelmeyi başardı. Bu durumu elbette yadırgayanlar olabilir. Ama asıl yadırganacak olan, dün kavgadan şikayet edenlerin bugün uzlaşıdan şikayet ediyor olmasıdır. Bu mutabakattan en çok rahatsız olan kuşkusuz AKP zihniyetidir. Yandaş basın şimdiden istismar etmeye başladı ama Çankaya koltuğu için PKK ile masaya oturanlar, milletin huzuru için oluşan toplumsal uzlaşıya set çekemeyecekler.

 

MHP Adana teşkilatları olarak sayın Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Cumhurbaşkanı seçilmesi için bütün gücümüzle çalışacağız. Zaten bu konuda en hazırlıklı olan parti biziz.

Sayın İhsanoğlu, sadece bilim adamlığı kimliğiyle, akademik kariyeri ve uluslar arası bilgi ve birikimiyle değil, temiz siciliyle de halkımızın teveccühünü kazanacaktır. Artık bu millet karar aşamasına gelmiştir. Ya ihanete, hırsızlığa, vurguna, talana, baskıya, zulüme devam denecek ya da artık yeter denecektir. Biz artık yeter diyoruz.’’