Zeydan Karalar: "Muhafazakar camianın hamisi benim"

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, "Muhafazakar camianın hamisi benim" dedi.

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ile yaptığımız röportajın ilk bölümünde Adana’da konuşulan siyasi gündemi değerlendirmiştik. Büyük ses getiren röportajın ikinci bölümünde CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun muhafazakar camiaya yönelik helalleşme söylemleri ve bunun Adana’ya yansıması üzerine konuştuk.

Zeydan Başkan’ın Millet İttifakı’nın Adana’daki milletvekili listeleriyle ilgili düşünceleri ve muhafazakâr camiaya yönelik taahhütleri eminim yine çok konuşulacaktır.

Açıkçası bu röportaj ile ilgili bir şey yazmam gerekirse şunu özellikle belirtmeliyim; Gazetecilik noktasında benim açımdan çok önemli bir röportajdı. En azından önceden belirlenmiş ya da gazeteci deyimiyle ‘çanak’ sorular yerine gündemle ilgili düşündüklerimin bir kısmını sorabilmiş olmaktan dolayı mutluyum. Sayın Karalar da eminim bu röportajın bu kadar ses getirmesinden dolayı mutludur.

Kurtuluş Kılınç: Seçimde 5 milletvekili çıkararak bir başarıya imza attınız ama en büyük rakibiniz Ak Parti hem sizden daha fazla oy aldı hem de 5 milletvekili sayısını korudu. Bu noktada sizin HDP/Yeşil Sol’un bir milletvekilini aldığınızı söylesem herhalde yanlış olmaz. Siz ne diyorsunuz bu duruma? CHP’nin listesi sizce olabilecek en iyi liste miydi?

Zeydan Karalar: Ben bu düşüncenizi çok doğru bulmuyorum. Bizim 4 Milletvekilimiz 5 yıl boyunca hep halkın içindeydi ve durmadan çalıştı. Yeni gelen isim de Deva’nın İl Başkanı (Sadullah Kısacık) milletvekili oldu. 6. sıradaki adayımız (Berke Duvan) ekonomist, planlamacı, çok iyi bir çocuk. Ben listenin aday olmak isteyip de listeye giremeyenler dışında bir infial yarattığını düşünmüyorum. Elbette bu iş eleştirilebilir. Herkes başka bir şey söyleyebilir ama bu dönem milletvekilinin çok konuşulduğu bir dönem değil. Esasında bir şey olmuşsa müttefiklerimizin listelerimize koyduğu çok tartışılan bir iki isimden dolayı olmuştur.

Kurtuluş Kılınç: Daha önce Ak Parti saflarında bakanlık, milletvekilliği yapmış bu isimlerin yerine muhafazakâr camiadan tepki görmeyecek ama oy da alabilecek birileri olamaz mıydı. Mesela Adana listelerinde böyle bir isim olabilir miydi? Neden olmadı?

Zeydan Karalar: Olmuş bitmiş bir işi yorumlayıp yeniden başa dönmenin bir anlamı yok. Ben Adana listelerinin çok olumsuz olduğunu düşünmüyorum. Bununla birlikte bizim arkadaşlarımızın böyle bir talebi olsaydı 6 veya 7. sırada gerek Saadet Partisi'nden gerek Gelecek Partisi'nden bir talep gelseydi olurdu.
Kurtuluş Kılınç: Onlar mı listede yer almak istemediler? Yoksa böyle bir talepleri mi olmadı?

Zeydan Karalar: En azından bana böyle bir talep gelemedi. Genel Merkez ile konuşulmuş olabilir, atlanmış olabilir. Çok ciddi bir müzakere süreci yaşandı. Atlanmış olabilir. Bir eksiktir. Olabilirdi aslında. Muhafazakâr bir ismin listemizde olması faydalı da olurdu.

Kurtuluş Kılınç: Konu muhafazakâr camiadan açılmışken Genel Başkanınız Kemal Kılıçdaroğlu’nun helalleşme ile ilgili bazı açıklamaları vardı. Bunu Adana özeline indirgeyecek olursak bu şehirde Millet İttifakı’nın en önemli isimlerinden birisi olarak sizin Adana kamuoyuna, Adana’daki muhafazakâr camiaya vereceğiniz bir mesajvar mı?

Zeydan Karalar: Şu anda Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı siyaset; birilerine bir hayat tarzı dayatmadır. Bir kalıp içinde insanları yaşamaya zorlamadır. Bizim Genel Başkanımız da bunu CHP’nin yaptığını düşünüyor. Dolayısıyla bir helalleşme çağrısında bulunuyor.

Kurtuluş Kılınç: Siz böyle düşünmüyor musunuz?

Zeydan Karalar: Ben Türkiye’de herkesin birbiriyle barışık yaşaması gerektiğini, kimsenin kimseden rahatsız olmaması gerektiğini düşünüyorum. Dolayısıyla Türkiye’nin herkesin fikrine saygı duyulduğu, fikri ve inancı doğrultusunda rahat yaşayabildiği bir ülke olmasını diliyorum. Bizim kimseye bir hayat tarzı dayatma gibi bir görevimiz yok. Bizim yapmamız gereken şey; insanlar yaşamak istediği gibi, inandığı gibi yaşamalı, inancını rahat bir şekilde realize edebilmeli, yerine getirebilmeli ve asla ona engel olmamalı. Türkiye aslında zaten böyle bir ülke. Bakmayın biraz aşırı uçlar var. Öbür tarafta da var (muhafazakâr camiayı kastediyor), bu tarafta da var. Bunların törpülenmesini amaçlayan bir çıkış yaptı Genel Başkanımız.

Kurtuluş Kılınç: Anladığım kadarıyla siz bu çıkışın Adana özelinde çok gereği olmadığını düşünüyorsunuz.

Zeydan Karalar: Adana hoşgörü kentidir zaten. Olağanüstü bir kent. Herkesin birbirine saygı duyduğu, birbirinden rahatsız olmadığı bir kent. Otomatikman oluşturmuş o yaşam biçimini Adana.

Ben de dini duyguları olan bir insanım. Biz Hz. Muhammed'in son peygamber olduğuna Kur’an-ı Kerim’in son kutsal kitap olduğuna, Allah’ın birliğine iman etmiş insanlarız. Mütedeyyin insanların Adana’daki garantisi ben olurum. İnancıyla ilgili bir sorun yaşayan gelsin beni bulsun. Bunun yanında Genel Başkanımız da Türkiye’deki muhafazakâr camianın garantörüdür. Bu helalleşme neden çıktı? Mütedeyyin, muhafazakâr kesimi düşünerek bu çağrıyı yapmadı mı Genel Başkanımız? Kimse merak etmesin, kimse kuşku duymasın. Yine söylüyorum; Kemal Kılıçdaroğlu’nun belediye başkanı olarak, onun partidaşı olarak şunu söylüyorum; Yönetici bir hayat tarzı dayatamaz. İnsanlara, onların dini görüşlerine saygı duyar. İbadetlerini rahatça yerine getirebilmelerini sağlar. Kimseye karışmaz. Sayın Recep Tayyip Erdoğan gibi; “Şunu yap, bunu et” demez. Öyle bir şey bizde olmaz.

Kurtuluş Kılınç: Herkes istediği gibi yaşayabilecek yani Millet İttifakı iktidara gelirse?

Zeydan Karalar: Yaşayacak tabi. O ortamı sağlayacak şartları oluşturacağız. 9 senedir ben belediye başkanıyım. Hangi hareketimde mütedeyyin insanlara yönelik bir şey duydunuz, gördünüz? Türban ya da başörtüsü yasaklanacak diyorlar. Ben alıyorum işebaşörtülüleri?

Kurtuluş Kılınç: Adana Büyükşehir Belediyesi’nde kaç tane başörtülü personeliniz var?

Zeydan Karalar: Sayısını bilmiyorum ama her kreşimde 3-4 tane var.Dün, bak! Ne kadar büyük bir tesadüf. Dün toplantıdaydık. Bizim personelimiz başörtülü bir kızımız çay getirdi bize. Ben işe aldım.

Kurtuluş Kılınç: Şimdi bunu söylediğinizde muhafazakâr camiadan insanlar; "Niye hep başörtülüler çay getiriyor, yerleri siliyor? Temizlikçi oluyor? Büyükşehir Belediyesi’nde başörtülü bir daire başkanı neden yok? Bir mühendis, müdür, şef neden yok?" diye soracaklar.

Zeydan Karalar: Nereden biliyorsun olmadığını? Başörtülü milletvekili adayı gösterdik yapmayın ya! O anda aklıma o geldi onu söyledim. Nereye çekiyorsun yani? Bir yere çekiyorsun. Ben tesadüfen bir örnek vermek için söyledim. Kreş Müdürüm orada eğitici, mühendisim de var, şefim de var. Biz ona bakıyor falan değiliz. Böyle bir şey yok. O kalktı ortadan. Uğraşmayın yani. Zorlamayın bu işleri.
Kurtuluş Kılınç: Önümüzdeki pazar günü yeniden bir seçime gidiyoruz ve ikinci turda artık cumhurbaşkanımız belli olacak. İlk tur öncesinde Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazanabileceği bir ortam varken seçim yaklaştıkça ve bazı açıklamalar ortaya çıktıkça daha önce Ak Parti’ye oy veren ancak bu kez vermeyeceğini söyleyen insanlarda fikirlerini değiştirmeye ve yeniden Ak Parti’ye oy vereceğini açıklamaya başladılar. Bütün bunları düşününce muhafazakâr camianın çekincelerine yeterli güvence vermediğiniz ya da o insanları ikna edemediğiniz söylenebilir miyiz?

Zeydan Karalar: Sayın Tayyip Erdoğan’ın karalama kampanyası tuttu. Biz bunu siyaseten doğru bulmuyoruz. Millet İttifakı bu konuda daha inandırıcı olabilmeli. Benim ümidim, beklentim odur ki son günlerde bu tersine dönmeye de başladı. Bin yıldır minarelerinden ezanların okunduğu camide ezanın sesinin kesilmesi mümkün değil. Başörtüsünün yasaklanacağını söylüyorlar. Böyle bir şey olabilir mi? Bu sadece karalama, insanların dini duygularını kullanarak onları etkileme işi. Bu çok yanlış. Apo’yu bırakacak diyorlar. Siz Kemal Kılıçdaroğlu’ndan böyle bir laf duydunuz mu? Bazı kanallarda her gün bunlar konuşuyor. Ya! Bu yalanları neden söylüyorsunuz?

Kurtuluş Kılınç: Bunu HDP/Yeşil Sol yöneticileri söylüyor. PKK’nın sözde üst düzey yöneticileri söylüyor.

Zeydan Karalar: Niye söylüyor acaba? Osman Öcalan’ın mektubu ters tepti. Fayda sağlamadı. O zaman böyle bir şey yapalım dediler. Bugün Sırrı Sakık’ın;  "Apo bırakılacak" demesi kime yarar? Biraz düşünen biri bundan bir sonuç çıkarır.

Kurtuluş Kılınç: Onları Tayyip Erdoğan mı konuşturuyor diyorsunuz?

Zeydan Karalar: Bu Tayyip Erdoğan’a yarayacaksa Tayyip Erdoğan konuşturuyor.