Terör örgütü PKK'nın "fesih kararı aldığı" açıklandı

Terör örgütü PKK'nın "örgütsel yapısının feshedilmesi ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırması kararlarını aldığı" açıklandı.

Bildirgede,  "Söz konusu kararların uygulanmasının Abdullah Öcalan'ın süreci yürütüp yönlendirmesini, demokratik siyaset hakkının tanınmasını ve sağlam bütünlüklü bir hukuki güvenceyi gerektirdiği" ifade edildi. 

Örgüt sorumlularının 9 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, İmralı'da cezaevinde bulunan Abdullah Öcalan'ın, 27 Şubat'ta yaptığı "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" üzerine 12. Kongresi'ni 5-7 Mayıs'da yaptığı duyurulmuştu. 

Örgüte yakın yayın organlarında yer alan bugün de 12. Kongre'nin sonuç bildirgesi yer aldı. Sonuç bildirgesinde, "Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat açıklamasıyla başlayan süreç, yaptığı çok yönlü çalışmalar, değişik tarzlarda sunduğu perspektifler ışığında 5-7 Mayıs tarihleri arasında toplanan 12. Parti Kongremiz başarıyla tamamlandı" denildi.

Bildirgede, kongrenin "zorlu koşullara rağmen güvenlikli bir şekilde gerçekleştirildiği" ve "güvenlik nedeniyle iki farklı alanda eş zamanlı bir biçimde", toplam 232 delegenin katılımıyla yapıldığı ifade edildi. 

Fesih kararı ve uygulanması

Sonuç bildirgesinde, terör örgütünün kuruluşu ve sonraki süreçte yaşanan bazı gelişmelere yer verilerek, "Kongremizin aldığı PKK’nin fesih ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırma kararı kalıcı barışa ve demokratik çözüme güçlü bir zemin sunmaktadır" denildi. 

Bildirgede alınan kararların "uygulanmasının Abdullah Öcalan'ın süreci yürütüp yönlendirmesi, demokratik siyaset hakkının tanınması ve sağlam bütünlüklü bir hukuki güvenceyi gerektirdiği, bu aşamada TBMM'nin tarihi sorumlulukla rolünü oynamasının önemli olduğu" kaydedildi. 

"Demokratik mücadele"

Bildirgede şu ifadelere yer verildi:

"PKK’yi feshetme ve silahlı mücadele yöntemini sonlandırma kararını, halkımızın herkesten daha iyi anlayacağına, demokratik toplum inşası temelinde demokratik mücadele döneminin görevlerine sahip çıkacağına inancımız tamdır. Halkımızın kadınlar ve gençler öncülüğünde, yaşamın her alanında öz örgütlerini oluşturması, dilleri, kimlikleri ve kültürleriyle kendine yeterli olma temelinde örgütlenmesi, saldırılar karşısında kendini savunur hale gelmesi ve seferberlik ruhuyla komünal demokratik toplumu inşa etmesi hayati önemdedir. Bu temelde Kürt siyasi partilerinin, demokratik örgütlerinin, kanaat önderlerinin Kürt demokrasisini geliştirme ve Kürt demokratik uluslaşmasını sağlama yönündeki sorumluluklarını yerine getireceklerine inanıyoruz."