Kentte yerel gazetecilik yapıyoruz. Haliyle de ilan ve reklam kaynaklarımız da belli yerel . Bu kaynaklarımızda herkesin bildiği üzere belediyeler , Odalar, borsalar ve bu kentte kazanıp işletmelerini büyüten işadamları.
Adana’nın yerel yöneticilerine şaşmamak elde değil. Gerçekleştirdikleri hemen hemen her toplantıda ‘’Adana’nın kaynaklarını koruyacağız’’ diyerek açıklama yapmalarına karşın bunun tam tersini yapıyorlar. Kendi öz evlatlarına yerel basına rahatlıkla ‘’Kaynaklarımız kısıtlı’’ diyebilen yerel yöneticiler maşallah Adana dışına ve kente gelenlere oldukça hovarda davranıyorlar.
Kent halkından zorlukla para topladıklarını bilmelerine karşın harcama kalemlerini Adana dışında hoyratça kullanan yerel yöneticiler, ‘’Yerele gelince de ağız birliği etmişcesine ‘’yok’’ diyorlar.
Yani yerel yöneticilerimiz ulusal TV ve ulusal gazetelere musluklarını sonuna kadar açarken yerel basına ise oldukça cimri davranıyorlar. Yöneticilerimiz elbette hizmetlerini ulusal basına da anlatıp desteklerini verecekler bunda hiçbir sakınca yok.
Ancak, bunu yaparken kentte yaptıkları hizmetleri hemen hemen hergün sütunlarında yer vererek halka ulaştıran yerel basına şaşı bakmamalılar.
Yerel yöneticiler böyle davranırken, peki odalar, borsalar ve işadamlarımız nasıl davranıyor. Bunlarında yerel yöneticilerimizden alta kalır yanları yok. Odalarımız da sadece yerel gazetelere abone olarak yasak savıyorlar. Bunun dışında yaptıkları herhangi bir destek yok. İş ulusala gelince Oda ve bazı sivil toplum örgütü başkanlarımız da, yerel yöneticilerimizde oldukça hovardalar.
Yüz yüze baktıkları yerel basına ise şaşı bakmaya devam ediyorlar. Kör Allah’a nasıl bakar ise Allah’ta köre öyle bakarmış!
Bundan sonra bizde sanırım böyle bakacağız….