Geçtiğimiz aylarda “Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Zeydan Karalar Beyi bir görsek, bir kavuşsak soracak sorularımız var” diyerek yazılar kaleme almıştım.
Geç oldu ama Sayın Zeydan Karalar ile bir araya gelme fırsatı bulduk. Sayın Karalar, gazetecilerle bir araya gelerek gündeme dair açıklamalar yaptı ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Sayın Karalar’a iki önemli konu başlığında soru yönelttim. Birinci sorum, turizm konusundaydı. Turizme önem verdiğini belirten Sayın Karalar’a, ‘Neden IMIT ve İzmir Fuarlarına katılmama kararı aldınız?’ diye sordum.
Sayın Karalar, bir iki fuara katılmama kararı almanın turizme verilen öneme etki etmediğini belirtti.
Başkan Karalar, UNESCO Gastronomi Şehirler Başvurusu için de üçüncü kez de olsa haklarını aramak adına kararlı olduklarının altını çizdi.
Zeydan beye ikinci sorum imar konusunda oldu.
Sorumda aynen şu cümleleri kullandım. “Tanıdığımız Zeydan Karalar, imar konusunda bir pis koku duysa derhal üzerine gider. Lakin sizin başkanlık ettiğiniz oturumlarda veya başkanlık etmediğiniz oturumlarda kendi partinizin meclis üyeleri de aralarında olmak üzere imar konusunda pis koku geliyor diye itiraz ettikleri gündem maddeleri tüm meclis üyelerinin birlikte hareket etmesi ile geçiyor. Siz ise bunları neden veto etmiyorsunuz, yeniden meclise göndermiyorsunuz?’
Sayın Karalar’a bu soruları sorarken Dünya Göz Hastanesi yeri, Kozan’daki Sevgican Hastanesi’nin yeri ve son olarak Gürselpaşa’dakiimar yoğunluklarının artırılarak buralarda arsa toplayanların imar rantlarının yükseltilmesinin örneklerini verdim.
Başkan Karalar bu soruya yanıt verirken, meclis üyelerinin itirazlarına katılmadığını belirten yanıtlar verdi.
Buna da kendi adıma üzüldüm.
Elbette Sayın Karalar’ın bizim veya meclis üyeleri gibi düşünme zorunluluğu yok. Herkes farklı düşünebilir. Lakin bir belediye başkanının meclisinde böyle iddialar söz konusu olursa iki kez düşünmesi gerekir.
Temkinli olması gerekir. Ben yerinde belediye başkanı olsam Sayın Karalar’ın temkinli davranıp alınan kararları veto ederdim.
Etmediğine göre kendine ait düşüncesi vardır.
Başkaca sorular soran arkadaşlarımız oldu elbette basın buluşmasında. Sayın Karalar’ın Adana’daki yerel gazetelere getirdiği sitemler ve eleştiriler oldu bu arada.
En büyük sitemi ve eleştirisi Adana yerel basınının Adana’nın sorunlarına sahip çıkmadığı yönündeydi. Örnek verdi, Şakirpaşa Havaalanı konusu, Adana’nın gelirlerinin artırılması konusuydu eleştirileri konuları…
Tam da bu konuşması sırasında araya girerek ‘Siz Şakirpaşa Havaalanı kapanmasın diye basın açıklaması yaptınız. Şakirpaşa Havaalanı kapansın diyen müteahhite yanınızda oturan gazeteciler cemiyet başkanı plaket verdi. Sanırım o şahsa söylemek istediğiniz birkaç cümle vardır’ dedim.
Sayın Karalar siyasi davrandı ve yanıt vermedi!
Demem odur ki Adana basınının Adana sorunlarına sahip çıktığı kadar siz kıymetli siyasiler sahip çıksalar zaten Adana’nın sorunu olmaz…
Nokta…