AK Parti Hükümeti hiç boş yere ‘sağlıkta çığır açtık’ diyerek övünüp durmasın. Sağlıkta açılan çığır bir dönemdi. Şimdi ise sağlık hizmeti özellikle Adana’da insanı çıldırtıyor.
Yaşayan biliyor sağlıkta nelerin insanların başına geldiğini…
Görmez iseniz, yaşamaz iseniz her şeyi güllük gülistanlık sanırsınız.
Son bir haftadır iki hastane dolaştım kendi adıma. Her ikisinde de diz boyu rezillikler mevcut. Oturup yaşananları buradan kaleme aldığımda biliyorum ki yetkililerin hiç ama hiç umurlarında olmayacak bu yaşananlar. Onlarda biliyorlar ki sistem bu halde!
Ellerinden gelen bu!
Adana’da sağlık teşkilatının etkili ve yetkili isimlerini çok yakından biliyorum. Görüşüyorum da kendileriyle. Onlar da biliyorlar ki sağlık hizmeti insanları çıldırtıyor! Yazsak, çizsek, sürekli olarak haberleştirsek dahi Ankara’nın, merkezi Hükümetin kılı kıpırdamıyor!
Doktorlar, hastaları muayene dahi etmiyorlar. Neyin var? Git şu tetkikleri yaptır, gel…
Doktorun odasından çıkıyorsun. Giriyorsun röntgen, test sırasına. Uzun kuyruklar. Bekle babam bekle…
Sonuçları alıp geliyorsunuz, doktorda ikinci sıra. İlacını yazdım, hadi geçmiş olsun…
Bu arada bir gününüzü hastanede sinir stres içinde geçiriyorsunuz. Eczaneye varıyorsunuz, katılım payı, şunu verebiliyoruz, bunu veremiyoruz ilaç olarak!
Daha ilginç bir olaydan bahsedeceğim siz kıymetli okuyuculara.
Acilden hastayı Şehir Hastanesi’ne ambulans ile götürüyorsunuz. Acilde bir doktor var. Ambulans ile gelen hastalar sıra bekliyor!
Sıranız geliyor, doktor muayeneye başlıyor. Hiç alakası olmadığı halde hastaya anjio yapılması gerektiği teşhisi koyuyor. Hasta yakını müdahil olunca anjio yapılmasından vazgeçiliyor.
Muayene sonrası gözlem odasına alınıyor hasta. Tetkikler yapılırken sistem gidiyor. 20 dakika boyunca doktoru hemşiresi sistemin gelmesini bekliyor!
Rezillik diz boyu…
Allah kimseyi düşürmesin hastaneye.
Bu arada hastane kantinleri ve işletmeleri hiç ama hiç denetlenmiyor. Bir unlu mamul ürünü 9 liradan satılır mı?
Dışarıda 5 lira olan bir ürün hastanede 10 liradan satılıyor. Bu kadar insanlar affedersiniz kaz gibi soyulmaz ki!
Adana’da sağlıkta o kadar çok olumsuzluk yaşanıyor ki biz yazmaktan usandık, onlar duymazlıktan gelmekten usanmadılar…
Sağlıktaki yönetici dostlarımız alınganlık göstermesinler. Bizim bugün dile getirdiğimizin on katı fazlasını onlar günlük olarak yaşıyorlar. Lakin devlet memuru olunca yapacak bir şeyleri yok. Yoksa anında seslerini yükseltip bizim gibi haykırsalar biranda koltuklarından olurlar…
Gönlümden geçen bir olayı buradan dile getirip yazıma nokta koymak istiyorum.
‘Sayın Sağlık Bakanı bir gün Adana’ya gelse, biz gazetecileri yanına alıp hastaneyi habersiz bir teftiş etse. Olup bitenleri ona şöyle gazeteci gözüyle gösterebilsek…’
Hayal kuruyorum değil mi?