30 Mart yerel seçimlerinden sonra 3 belediye binası kurşunlandı. Kurşunlanan belediyeler Adana Büyükşehir, Çukurova ve son olarak da Seyhan Belediyeleri oldu.
Seyhan Belediyesinin kurşunlanmasından önce iki belediyeyi kurşunlayanlar çıkarıldıkları mahkeme tarafından serbest bırakılmışlardı.
Bu kez serbest bırakılmadılar ve failler tutuklandılar.
Büyükşehir ve Çukurova Belediyelerinin kurşunlama olayına karışanlar eğer tutuklanmış olsalardı belki Seyhan Belediyesini kurşunlamaya teşebbüs edenler bu olaya yeltenemezlerdi.
Seyhan Belediyesini kurşunlayanların arasında bir de emekli polis yer almış.
Olayın akıbetini dilerseniz bir hatırlatmış olayım.
25 Ocakta saat 01.00 sıralarında Seyhan Belediyesinin hizmet binasına gelen kimliği belirsiz kişiler, av tüfeği ile binaya ateş açmıştı.
Failleri bulmak için çalışma başlatan polis, güvenlik kameralarını inceleyerek olayı gerçekleştirenlerin 5 kişi olduğunu tespit etti.
Yapılan çalışmaların ardından şüphelilerin kimliklerine ulaşan gasp ekipleri, olayın planlayıcıları olduğu iddia edilen emekli polis Mustafa B, Mustafa B. ile Serdar S.'yi düzenlenen operasyonla yakaladı.
Adliyeye sevk edilen 3 zanlı tutuklanarak cezaevine konuldu. Kimlikleri belirlenen diğer 2 kişi ise aranıyor.
Önceki gün Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin ile sohbet ediyoruz.
Soner Çetin, belediyesinin kurşunlanması olayını anlatır iken konunun arkasında rantın yattığını ancak kurşunlama olayı yaşandıktan sonra öğrendiğini ifade etti.
Elbette bu gibi hadiselerin özünde rant yatıyor.
Belediyeleri yönetenlerin yönetim şeklinden kaynaklanan ve belediye başkanın yanında, seçim döneminde maddi anlamda yanında duranların, destek verenlerin başkan seçimleri kazandıktan sonra bir şekilde nemalanırım hesabını yapmasından kaynaklanan bu tür istenmeyen olaylar, belediyeleri ve şehri yıpratıyor.
O belediyede yaşanan olaylardan bu kentin olumsuzluğuna katkı sağlanıyor.
Belediyeden iş ve aş bekleyenlerin varlığı yeni ortaya çıkan bir olay değil elbette. Yıllarca böyle olmuş bu olay.
Hısım akraba ilişkileri ile partili kıyakları ile işi götürenler büyük rantların sonrasında husumet besler duruma gelmişler.
Bu gelişmeler yaşanır iken belediye başkanlarına da Allah sabır versin. Rantı korkup birilerine peşkeş çekse adalete karşı sorumlu, devlete karşı hesap vermek durumunda. Vermese başlarına gelmedik iş kalmıyor.
Yerel siyasete talip olanların da işi zor.
Adaylık döneminde hesap soracağız diyerek halka bana bunun için oy verin diye yola çıkar iseniz bu sözünüzden geri dönüşte olmaz. Olmuyor da
Seyhan ve Çukurova ile Büyükşehir Belediyesinde daha önce meydana gelen bu tür olayların özünde yatan neden de bu.
Birilerinin yaptığı işe müdahil olunca ortaya çıkan sonuç bu
Bu nedenle mümkün olduğunca belediyeden ve benzer yerlerden uzak kalıp kendi işini çevirmeye çalışacaksın.
Ama herkes de böyle düşünmüyor elbette.
Bu vesile ile belediyelere tekrar geçmiş olsun diyelim ve bir daha böyle istenmeyen olayların yaşanmaması adına temennilerde bulunalım.
Bu belediyelerin başarılı hizmetleriyle anılmasını, toplum tarafından takdir edilir belediye olmalarını isteyelim.
Sanırım ancak buna gücümüz yeter.