Konunun uzmanları, ekonomistler, siyasetçiler ve basın günlerdir feryat ediyor. Kimsenin kılı kıpırdamıyor. ‘Memleket yangın yeri’ diyerek enflasyondan, pahalılıktan, aşırı fiyat artışlarından mustarip olanlar demek ki seslerini yükseltemiyor. Meramlarını anlatamıyorlar.
O kadar insanın meramını anlatamadığını ilkokul talebeleri anlattı! Ülkede her insanın dile getirdiği hayat pahalılığını ilkokul öğrencileri öyle bir güzel anlattılar ki daha fazla söze gerek kalmadı.
İlçe Kaymakamı bir okulun sınıfına girip öğrencilerle sohbet etmeye başladı. Kaymakam Bey öğrencilerle sohbet ederken konu gelip kantinde satılan yiyecek ve içeceklerin pahalı olması konusuna dayandı.
5.sınıf öğrencisi ‘Geçen sene tost 10 liraydı. Şimdi 15 lira. Her şey pahalı’ diyerek feryat etti.
Kaymakam Bey, bu çocuğumuzun feryadına tepki veremedi elbette. Tek tepkisi okul müdiresine dönüp ‘Duyuyor musunuz müdüre hanım. Neden 12 lira 50 kuruş değil de 15 lira. Gereğini yapın’ demek oldu.
Müdire hanim sanki fiyatları ayarlıyor! Belirleyici olan müdire hanım ya, hemen düzeltir…
Çocuktan al haberi derler ya. Aslında yediden yetmişe herkes bu ülkede pahalılıktan mustarip… Okul harçlığı ile kantinden bir şey satın alamayan öğrencilerin feryatları sosyal medyaya, ana haber bültenlerine konu olunca var olan gerçek o kadar çok güzel izah edilmiş oldu ki başkaca söze gerek olmasa gerek…
Okullar açıldı. Okul kıyafetleri, kırtasiye malzemeleri, servis ücretleri, kantin maliyeti derken çocuk okutmanın o kadar çok zorlaştığı bir ortamda okul müdiresinden yardım beklenir duruma gelmiş ise bizim işimiz zor demektir!
Velilere de Allah sabır versin, güç, kuvvet versin demek geliyor elimizden.
Konu okuldan ve öğrencilerden açılmış iken 2 gün önce gazetemizin manşet haberinde Anasınıfı öğrencilerinin okul kayıtlarında bin 500 lira para istenildiğini, oysaki en fazla 400 lira paranın alınabileceğini belgeleriyle haberleştirdik.
Haberden sonra etkili ve yetkili isimler bizleri arayarak ‘Bu bin 500 lira isteyen okulun adını bize verin’ demezler mi?
Ne yapacaklar bu okulun adını ve müdürün adını?
Soruşturma açarak ceza verecekler!
İdarecilikleri bu kadar olsa gerek!
Bunu söyleyenler de biliyorlar ki ‘bal gibi bu paralar alınıyor’ ve bizlere muhbirlik yapmamızı tavsiye ediyorlar. Yöneticilikler bu kadar…
Bizden muhbirlik yapmamızı isteyeceğinize okullara kayıt yaptıran velilerin öğrencileri adına sözde ‘bağışlarının’ miktarlarını gösteren makbuzları, banka dekontlarını incelemiş olsanız Adana’da bin liradan aşağıya para almadan Anasınıflarına kayıtların yapılmadığını görürsünüz.
Şimdi bu Anasınıfı kayıtları içinde tıpkı yukarıda Kaymakamın okul müdiresine talimat vermesi gibi Vali Beyin veya Milli Eğitimden Sorumlu Vali Yardımcısı ile İl Milli Eğitim Müdürünün birilerine ‘Duyuyor musunuz bilmem ne bey/bayan… diye başlayan cümleler kurarak talimat vermelerini mi beklememiz gerekiyor?’
Sözün özü, sapla saman birbirine karışmış…
Ayırt edene aşk olsun!