Siyasetçi kendini akıllı sanıp halkı enayi yerine koyar ise kendi kaybeder. Enayi yerine koyduğu insanlar öyle bir ders verir ki kendilerine, nereden geldiklerini şaşırırlar.
Son 7 Haziran seçimleri ile ilgili siyasetçilerin halkı enayi yerine koymaya çalıştıklarına dair bazı örnekler vermek istiyorum sizlere.
Ak Parti'nin Başbakanı Ahmet Davutoğlu, miting alanında tek başına iktidar olmaz ise bu koltuğu başka bir Ak Partili arkadaşıma devrederim' dedi mi? Demedi mi?
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, 8 Haziran'dan sonra Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek hakkında dosyalar açıklayacağım' dedi mi? Demedi mi?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partimin oylarını düşürtecek olur isem istifa ederim, başarısız olur isem istifa ederim' dedi mi? Demedi mi?
Peki, bunları diyenler bugün ne yapıyorlar?
Halkı bir adet enayi yerine koyuyorlar.
Yerel politika yapanlar da bunlardan farklı davranmıyorlar inanın bana.
Dünü unutup, yakın tarihte ağızlarından çıkanları kulakları duymuyor.
İşlerine gelince 30 Mart seçimlerini baz alıp işlerine gelince de 2011 seçimleri baz alarak partilerinin başarılı olup olmadıklarından dem vuruyorlar.
Heyhat, politikacıların bu tutum ve davranışları yüzünden bugün sandıktan çıkan sonuç ile ciddi mesajlar verecek duruma gelmedik mi?
30 Mart yerel seçimlerinde meydanlarda söz veren yerel politikacıların bugün nasıl çark edip Adana'da ne hale düştüklerini hep birlikte yaşayarak görmüyor muyuz?
Hal böyle olunca kimin başarılı olup olmadığını da halk inanın takdir ediyor. Bu halk, kendisini enayi yerine koyanı da biliyor. Bir gün önce kendini Padişah sanıp ertesi gün kıçının üzerine oturanı da biliyor. Bir gün önce mahalle ağzı ile konuşup bir gün sonra sandık sonuçlarından sonra beyefendi olmaya çalışan' yerel politikacıları da...
Hal böyle olunca ortaya çıkan sonuç net bir şeklide şunu ifade ediyor.
Halk enayi değil'
Enayi kim pekala o zaman?
Halkı enayi yerine koymaya çalışan politikacının kendisi...
Adana'da seçim sonuçlarına bakıp biz kazandık' diyen Ak Parti, CHP ve MHP'nin söylemlerine inanmaya gerek yok. Bir önceki seçim olan 30 Mart ve ondan daha önceki seçim olan 2011 seçim sonuçlarını önünüze alarak kimin ne yaptığına kararı varın siz verin.
Seçmen sayısı artmış, biz kazandık diyorlar.
Sandığa giden insan sayısının yüzdesi artmış, biz kazandık diyorlar.
Aldıkları oyları yerelde kazandıkları başarıyı bugün yerlerde süründürüyorlar biz kazandık diyorlar.
Size bu matematiği kim öğretti?
Sözün özü, bu halkın aklı ile alay etmeyin' yoksa orta yerde her yeriniz açık bir şekilde kalırsınız.
Adana'daki seçim sonuçları aslında Türkiye'nin fotoğrafının yansımasıdır.
Türkiye'de Ak Parti birinci, Adana'da Ak Parti birinci.
Türkiye'de CHP ikinci, Adana'da CHP ikinci. Türkiye'de MHP üçüncü, HDP dördüncü parti. Adana'da da aynı sıralama sandıktan çıktı.
O zaman Türkiye'deki siyasetçinin kaçamak ve halkı enayi yerine koyan söylemine Adana'daki siyasetçiler de ayak uydurmasın. Hiç değil ise aranızda bir fark olsun...