Seyhan Belediye Başkanı Sayın Akif Akay bilindiği üzere kimyagerdir. Özel laboratuvar sahibidir.
Laboratuvarı kurduğu yıllarda ÇÖLYAK hastalığı ile mücadele etme konusunda kendisine verdiği sözü yerine getirmek adına belediye başkanı olunca ‘glütensiz ürün’ üretimine karar verip doğru bir hamle yapmış oldu.
Emekleri için kendisine teşekkür etmek istiyorum. Oldukça pahalı olan bu ürünleri ÇÖLYAK hastalarının hizmetine ucuz fiyatlarla sunmak şerefine erişti Sayın Akay. Şahsında tüm Seyhan Belediyesi çalışanlarına da kendi adıma teşekkür ediyorum. Hayırlı bir hizmete imza attılar.
Bu teşekkürün ardından bir de sitemimi Sayın Akif Akay Beye iletmek istiyorum.
İki yıl oldu. Yine dünkü Düzce Depremi gibi bir deprem sonrasında Sayın Akay’a hitaben bir çağrıda bulunup Seyhan Belediyesi’nin okul öğrencilerini bilgilendirmeye yönelik bir simülasyon deprem merkezi donanımlı araç tahsisi yapmasını, Adana’daki okullara bu araçlar ile eğitim verilmesini hatırlatıp ricada bulunduk kamuoyu adına.
Böylesine güzel bir hizmete imza atmasının ‘Akif amca’ diye başlayarak cümle kuracak olan çocuklarımız tarafından ve aynı zamanda eğitim camiası tarafından takdirle karşılanacağını bilerek hareket edeceklerini ifade ettik.
Sayın Akay, meclis oturumunda konuyu dile getirip bürokratlarına ‘araştıralım’ talimatı verdi. O talimatın üzerinden 2 yıl geçti!
Ses yok, seda yok…
Deprem sonrasında haberleşme zorluğu çeken insanlara yönelik yapılan bir çalışmaya da o meclis oturumunda imza atacaklarını söylemişti Sayın Akay.
Demem odur ki, simülasyon deprem aracı ötelendi…
Hatırlatalım istedim. Belki de Sayın Akay böyle bir araca ihtiyaç duyulmadığına karar veren bürokratlar tarafından ikna edilmiş olabilir.
Buna da saygı duyarız.
x
BUNU DA UNUTURUZ!
Dün merkezi Düzce olan 6 şiddetinde bir depremle uyandık sabaha. Deprem gerçeği ile yine baş başa kaldık. Depremle ilgili aklımıza gelmeyen konu kalmadı!
Yetkililerin açıklamaları, depremle ilgili yapılanlar, yapılması gerekenler, neden yapılmadığının sorgulanması gibi her konuda depremi konuştuk yine yeniden…
Bugüne kadar yaşanan depremlerden ne kadar ders çıkardık? Orası çok tartışılır. Depreme karşı hazırlıklı olma adına da ne kadar duyarlıyız? Oturup günlerce konuşabiliriz.
Belediyelerimiz her depremden sonra harekete geçiyorlar. Şunu yapalım, bunu yapalım. Sonra…
Sonrası malum. Öteledikçe ötelediler yapacaklarını…
Bu kez yine öteleriz, yine unuturuz. Meclis oturumlarında depremle ilgili alınması gereken önlemleri konuşanların bu konuşmalarının üzerinden kaç deprem geçti? Sorusunu sormak istersek ‘çok deprem geçti yine de ağır aksak ilerliyoruz!’ diyerek söz edebiliriz.
Belediyelerin imar değişikliklerini içeren gündem maddelerinde rant kokusu gelirken, deprem korkusu ise hiç ama hiç insanları korkutmamışa benziyor. Dere yataklarına konut yapımı, depreme karşı önlemler alınmadan yapılan binalar, imara aykırı davranış şekilleri yine bütün hızıyla devam ederken, “bunu da unuturuz” demem sanırım haksızlık olmaz.
Ne diyelim. Allah beterinden saklasın. Depremle yaşamayı öğrenirken, üzerimize düşeni de yaparak hareket etmeliyiz. Özellikle merkezi ve yerel yönetimlerin daha çok sorumluluklarını yerine getirmelerini bekliyoruz.