7 Haziran genel seçimleri öncesinde listeler belli oldu. Aday olanlar yoluna devam eder iken aday olamayanlar da kabuğuna çekildiler.
Aday adayı iken para harcayarak yolları, duvarları, büroları, bilbordları süsleyenler şimdileri kim listeye alınmış ise o çalışsın diyerek oturdukları yerden olup bitenleri izliyorlar.
Adanada politikadaki canlılığın yok oluşunun asıl nedenlerinden birisi de bu olsa gerekir.
Milletvekili iken listeye yazılmayan isimlere bir bakın neredeler?
Partisi ne olur ise olsun hiç ayrım yapmadan söyleyebilirim ki hepsi küskün, hepsi gönül kırgını.
Yok, öyle değil diyerek olayı yatıştırmak isteseler de durum aynen böyle.
Düne kadar toz konduramadıkları partilerinin hiçbir toplantısında yoklar, hiçbir etkinlikte bulunmuyorlar, seçmenden de oy istemiyorlar.
Ak Partiden Necati Çetinkaya, Ali Küçükaydın, Fatoş Zopçok neredeler?
Ömer Çelik de bakan olduğu için el mecbur, ayaklar gardiyan misali ve bir de Ak Parti Adananın patronu hala benim demek adına gelip bir toplantı yaparak adayların ellerini kaldırdı. Ve sonra ortalıkta yoklar.
CHPde Ümit Özgümüş, Turgay Develi, Faruk Loğoğlu ve Ali Demirçalı nerede?
MHPde Ali Halamanı gören var mı?
Siyaset böyle bir şey işte
Ben var isem partim var, ben yok isim partim yok.
Bugün listeye girenler bir sonraki seçimlerde listelerde olmasınlar yine onlar da bugünkü vekillerin yaptıklarını yapacaklar.
Bir adet durum tespiti yapalım istedik
Xx
MHPde yanıt aranan soru
Yıllarını MHPye ve Ülkücü davaya adamış olan Ekrem Pazarcı Kozanlı bir kardeşimizdir. MHPnin Genel Başkanı Devlet Bahçeli Beyle de yakın arkadaşlığı olan bir kişidir.
Lakin son milletvekilliği adaylığı döneminde aday adayı olarak partiye başvurusunu yapan Ekrem Pazarcının gönül kırgını olduğu isimlerle bir şekilde yollarını aramaya başlaması gerektiğine de inananlardanım.
Neyse, burası çok önemli değil. Önemli olan Ekrem Pazarcının MHP camiasına yöneltmiş olduğu bir soru ve bu soruya verilmesi gereken yanıtın ne olduğu
Bakınız Ekrem Pazarcının sorusu ne şekilde?
1980den sonra Ülkücüler, MÇP, ANAP, DYP ve MDP gibi partilere dağılmıştı. Ama ülkücülerin her yerde işleri yapılıyordu. İş ve şirket sahibi oldukları bilinir. Etkileri ve itibarları vardı. Ülkücüler MHPde toplandıkça MHP güçlendi. Ancak 1999 seçimlerinden sonra hiçbir yerde Ülkücülerin işi yapılmaz, dikkate alınmaz oldular. Etkileri de azaldı. Ülkücü ülkücüye sahip çıkmaz oldu. Bunun nedeni nedir?
Bu sorunun yanıtını yorumlayan okuyucularımızın bizlere [email protected] isimli mail adresinden ulaşmaları halinde köşe yazımızda bu ifadelerin değer bulacağını da bu vesile ile dile getirmiş olalım.
Ve yanıtlarınızı bekliyoruz.